İsrailin kralları - 1. vaaz
Süleyman - onun yükselişi

Giriş:

- Bugün başlayacaz, İsrail halkının bazı krallarına bakmaya

- ilk 3 kral: Saul – Davud - Süleyman = SeDeSe

- onların zamanında krallık bir idi – ama Süleyman'ın ölümünden sonra ikiye bölündü: kuzey (sever) İSRAİL – güney (yug) YAHUDA

A. Rabbin yüreğine göre bir kral nasıl olmalı?

- dünyadaki krallar istedikleri gibi hükümdarlık yapardılar, kimse onlardan hesap soramazdı - ama Allahın halkının kralları öyle olmayacaklardı: daha İsrail'de hiç kral yokken, Rab krallık hakkında kesin buyruklar verdi, kral nasıl lazım olsun diye

Yasa 17:14-20

"Tanrınız RAB'bin size vereceği ülkeye girip orayı mülk edinerek yerleştiğinizde ve, 'Çevremizdeki ulusların tümü gibi biz de başımıza bir kral atayalım' dediğinizde,

1) atayacağınız (görevlendireceğiniz) kral Tanrınız RAB'bin seçtiği kişi olmalıdır.

- değil halk hoşuna göre bir kişi seçsin, değil bir general kendini kral yapsın

- krallar lazımdı bir peygamber tarafından meshedilsin. Öyle anlaşılırdı Allahtandırlar diye.

2) atayacağınız kral kendi kardeşlerinizden biri olmalı. İsrailli kardeşlerinizden olmayan birini, bir yabancıyı kral seçmeyeceksiniz.

- değil evlilikle ya da kompromis olarak dışarıdan getirilen biri: mesela Bulgaristan Osmanlılardan serbest kaldıktan sonra birinci kral olarak Almanyadan Aleksander Battenberg getirdiler.

Kral çok sayıda at edinmemeli, daha çok at satın almak için halkı Mısır'a göndermemeli. Çünkü RAB size, 'Bir daha o yoldan dönmeyeceksiniz' dedi.

- beygirler, beygir arabaları o zamanın tankları idi: en hızlı silahlar. Onlara güvenmesinler, kendini savunmak için insan gücüne dayanmasınlar ve başka devletlere muhtaç kalmasınlar, sade Rabbe baksınlar.

atayacağınız kral yüreğinin RAB'den sapmaması için çok kadın edinmemeli

- bu diplomatik yol idi: bütün komşu krallardan bir kızı alırdılar, o vakıt o devlet saldırmayacak - ama o da insan aklına dayanan bir metod idi

5) büyük ölçüde altın, gümüş biriktirmemeli

- kral büyük rezerva biriktirmesin, o sanki düşmanlara bir davet olacaktı. Aynı zaman lüks hayata alışmasınlar, ona aldanmasınlar

6) "Kral tahtına oturunca, Levili kâhinlerin koruması altındaki Kutsal Yasanın bir örneğini kendisi bir kitaba yazacak. Bu yasa örneğini yanında bulunduracak, yaşamı boyunca her gün onu okuyacak. Öyle ki, Tanrısı RAB'den korkmayı, bu yasanın bütün sözlerine ve kurallarına uymayı öğrensin

- Kralın üstünde kral vardı, yani Rabbin kendisi – kral lazımdı bunu unutmasın

- ne kadar alçaltırıcı bir hareket: kral kendisi küçük bir yazıcı gibi, Allahın buyruklarını bir kitaba yazsın - sonra onu her gün okusun

- sanki Rab krala her gün göstermek istiyor: şef benim, sen sade benim altımda bir görevlisin.

7) kendini kardeşlerinden üstün saymasın, Yasa'nın dışına çıkmasın; kendinin ve soyunun krallığı İsrail'de uzun yıllar sürsün."

- başka devletlerde krallar birer tanrı olarak kabul edilirdi - ama Rabbin kralı kendi halkına bir hizmetçi olarak koyuldu



- Kral Süleymanın zamanında hangi önemli olayar görüyoruz?

B. Israil bir devlet olarak en güçlü zamanını yaşadı

1. İsrail aslında küçük ve zayıf bir devlet idi

- Israil bir halk olarak her zaman iki süper devletlerin ortasında bir topka gibi ileri geri atılırdı: Mısır ve Babil (İrak)

- bu iki gigantların ortasında başka küçük devletler bulunurdu: Moav, Edom, Sur ve Sayda, Suriye hiç bir zaman – Israilin gücü ancak onlara yeterdi

- ama Süleymanın krallığında bütün o küçük devletleri ele geçirdi – Mısır ile Babilin ortasında üçüncü güç oldu

- Süleymanın zamanında Rabbin sözü yerine geldi:

Yara 15:18-21

O gün RAB Avram'la antlaşma yaparak ona şöyle dedi: "Mısır Irmağı'ndan büyük Fırat Irmağı'na kadar uzanan bu toprakları, Kenliler'in, Kenizliler'in, Kadmonlular'ın, Hititler'in, Perizliler'in, Refalılar'ın, Amorlular'ın, Kenanlılar'ın, Girgaşlılar'ın, Yevuslular'ın topraklarını senin soyuna vereceğim."

1.Krallar 4:21

“Süleyman, Fırat Irmağı'ndan Filist'e, oradan Mısır sınırına kadar bütün ülkelere egemendi. Bu ülkeler Süleyman'ın yaşamı boyunca ona haraç ödeyip hizmet ettiler.”

2. Süleymanın zamanında sefte barış içinde yaşadılar

- Hakimler zamanında her komşu devleti onları ezip geçerdi, kral Sau'lun zamanında hep Filistlerle savaş vardı. Davut bile 'kanlı bir kişi' olarak anlatılıyor – 80 sene sürdü, ve en sonunda barış oldu

1.Krallar 4:20,25

"Yahuda ve İsrail halkı kıyılardaki kum kadar kalabalıktı. Herkes yiyip içip sevinç içinde yaşıyordu.... Dan'dan Beer-Şeva'ya kadar (sanki Vidin'den Burgas'a kadar) Yahuda ve İsrail halkından herkes Süleyman'ın yaşamı boyunca kendi asması ve incir ağacı altında güvenlik içinde yaşadı."

- 'Süleyman'ın adı bile barış demektir – 'selamet' – ve bu anlamda Mesih Isa için bir örnektir:

Yeşaya 9:6-7

Çünkü bize bir çocuk doğacak, Bize bir oğul verilecek. Yönetim onun omuzlarında olacak. Onun adı Harika Öğütçü, Güçlü Tanrı Ebedi Baba, Esenlik Önderiolacak. Davut'un tahtı ve ülkesi üzerinde egemenlik sürecek Egemenliğinin ve esenliğinin büyümesi son bulmayacak.”

- dünya devletleri şaşiyorlar nasıl savaş olmasın, barışı nasıl yerine getirecekler: değil kompromisler, değil tek bir devlet olmakla, değil bir devlet herkesi yeniyor – tek yol: Mesihin barışı – içerden değişmekle

3. Rab Süleyman'la bin senelik sözünü yerine getirmiş oldu

- nereden nereye? - İbrahim bir gurbetçi idi: her yerde yabancı, kimsesiz, köksüz, sanki geleceği olmayacaktı - Rab için herşeyi terk etmişti, ve sonra her şeyi kazandı

- Süleymanın tarihi bize kuraj veriyor ki, Rabbimiz verdiği sözlerini mutlaka yerine getirecek.

Markos 10:28-30

“Petrus da İsa'ya şöyle konuşmaya başladı: "Te bak, biz herşeyi braktık, senin arkana düştük." (sanki istiyor desin: “Ya karşıliğımız ne olacak?”)

İsa da ona dedi:
"Size çok doğru bir şey söyleyeyim: var öyle insanlar, benden için ve 'iyi haber'den için brakıyorlar evini, kardeşlerini, kızkardeşlerini, anasını, babasını, kızanlarını ya da tarlalarını. Onlardan yok bir kişi, şimdiki zamanda onun yüz katını kazanmasın: hem evler, kardeşler, kızkardeşler, analar, kızanlar ve tarlalar, (ama onların yanında çekiler de kazanacak), hem de gelecek zamanda sonsuz yaşamı kazanacak.”


- keşke biz de öğrensek öyle riskli yaşamayı – çünkü risksiz bir iman yoktur

- keşke biz de razı isek beklemeyi – çünkü iman bir ağaca benziyor: önce küçücük bir fidandır ve ancak uzun zaman içinde sağlam, sarsılmayan bir kütük oluyor

C. Süleyman Allahevini yaptı

- Kral Davut'un zamanına kadar, Musa'nın çadırı vardı – Davut Rabbin önünde utanıyor: “Ben kocaman saray içinde oturuyorum, ama Rabbimiz hala çirkin bir palatkada geziyor. Ben ona da bir ev yapayım”

- Rab peygamberi Natan'ın ağzından cevap veriyor: “Bunca sene sizinle gezdim. Hiç sizden ağlaştığım var mı, açan evim yok? Sen mi bana ev yapacan? Hayır, ben sana ev yapacam". (ev burada krallık soyu demektir).

2.Samuel 7:12-13

'Sen ölüp atalarına kavuşunca, senden sonra soyundan birini ortaya çıkarıp krallığını pekiştireceğim. 13 Adıma bir tapınak kuracak olan odur. Ben de onun krallığının tahtını sonsuza dek sürdüreceğim.”

- lafın kısası: Allaha bir ev lazım değil, ama o razı oluyor tapınak yapılsın, insanların zayıflığı için – onların iman durumu henüz o kadar ilerlemedi ki, bütün ruhsal bir inanca sarılsınlar, daha materyalno bir baston lazımdı

- Süleyman büyük hazırlıklar yapıyor, komşu kralı Hiram ile dogovor yapıyor tahta için - halktan işçi topluyor, zorla onları işletiriyor ve tapınağı başlatırıyor

1.Krallar 6:37-38

“RAB'bin Tapınağı'nın temeli dördüncü yılın Ziv (4.) ayında atıldı. On birinci yılın sekizinci ayı olan Bul (8.) ayında tapınak tasarlandığı biçimde bütün ayrıntılarıyla tamamlandı. Tapınağın yapımı Süleyman'ın yedi yılını almıştı.”

- kocaman büyük ve çok süslü bir ev oldu: yüzlerce kilo altın, gümüs ve tonlarca pahalı ağaçlar ve taşlar – Tarihçi Yosefus anlatıyor, nasıl Yeruşalim'e gelen yolcular daha uzaktan akşam güneşinde parıldayan altını gördüler – o güzel ama en önemlisi o değil

- açılışı için kurban kestiler: 22.000 öküz ve 120.000 koyun (Musa 24 tane öküz ve bikaç koç, keçi ve kuzu kestirdi – o zaman halk çok fukara idi, ama şimdi büyük zenginlikleri oldu – ama o kurbanlar da önemli değildi

- Süleyman çok güzel dua etti: kişiler başkalarına günah işlediği zaman orada yemin etsinler, yağmur olmayınca, kıtlık ve çekirge belaları olunca orada dua etsinler, savaşa çıkınca orada dua etsinler, bütün halklardan kişiler oraya gelip dua etsinler

- ve gene de anlıyor ki:

1.Krallar 8:27

"Tanrı gerçekten yeryüzünde yaşar mı? Sen göklere, göklerin enginliğine bile sığmazsın. Benim yaptığım bu tapınak ne ki!” - demek Allahın ihtiyaci yok bir eve, ama insanın imanına lazım - demek doğru ögretiş de vardı

- ama en önemlisi şu oldu: Allah kendisi bu evi kabul etti, orada 'oturmaya' razı geldi:

1.Krallar 8:10-11

“Kâhinler Kutsal Yer'den çıkınca, RAB'bin Tapınağı'nı bir bulut doldurdu. 11 Bu bulut yüzünden kâhinler görevlerini sürdüremediler. Çünkü RAB'bin görkemi tapınağı doldurmuştu.”

- aynı biçimde bugünlerde de çok imanlı bir tapınak, bir hram yapmaya kalkıyorlar büyük stroejler, zengin süslemeler, büyük dualar, uzun tseremonyalar,

- çok kişi kendiliğinden verip büyük kurbanlar veriyor, çok ışliyorlar Rab için

- ya da öğretişimize dikkat edip en ince noktalara kadar doğru tılkuvaneyi ararsak

- ama eğer Rabbin kendisi orada yaşamazsa hepsi boş

Efesliler 2:20-22

“Evin köşe taşı İsa Mesihin kendisidir. Temeli de apostollar ve peygamberlerdir. Siz gene, onların üzerinde kuruluyorsunuz. 21 Bütün ev Mesihte bir arada tutuluyor, Rabde kutsal bir Allahevi olana kadar büyüyor. 22 Ve siz Mesihte hep birlikte öyle bir ev yapılıyorsunuz ki, Allah orada Ruhuyla oturuyor.”



D. Süleyman dünyanın en bilgili ve anlayışlı kralı oldu

1. Bilgili olmaya karar verdi, akıllılığı seçti

1.Krallar 3:6-14

5 RAB Tanrı, Givon'da o gece rüyada Süleyman'a görünüp, "Sana ne vermemi istersin?" diye sordu.

6 Süleyman şöyle karşılık verdi, "Ya RAB Tanrım! Ben henüz çocuk denecek bir yaştayım, yöneticilik nedir bilmiyorum, bu kulunu babam Davut'un yerine kral yaptın. 8 İşte kulun kendi seçtiğin kalabalık halkın, sayılamayacak kadar büyük bir kalabalığın ortasındadır.

9 Bu yüzden bana öyle sezgi dolu bir yürek ver ki, iyi ile kötüyü ayırt edip halkını yönetebileyim. Başka türlü senin bu büyük halkını kim yönetebilir!"

10 Süleyman'ın bu isteği Rab'bi hoşnut etti. 11-12 Tanrı ona şöyle dedi: "Mademki kendin için uzun ömür, zenginlik ve düşmanlarının ölümünü istemedin, bunların yerine adil bir yönetim için bilgelik istedin; isteğini yerine getireceğim. Sana öyle bir bilgelik ve sezgi dolu bir yürek vereceğim ki, benzeri ne senden öncekilerde görülmüştür, ne de senden sonrakilerde görülecektir.

13 Sana istemediklerini de vereceğim: Yaşadığın sürece öbür kralların erişemeyeceği bir zenginlik ve yüceliğe ulaşacaksın. 14 Eğer sen de baban Davut gibi kurallarıma ve buyruklarıma uyup yollarımda yürürsen, sana uzun ömür de vereceğim."

- Sen Süleymanın yerinde olsaydın ne seçecektin: zenginlik, politik güç, şan şeref, düşmanların ölsün, uzun ömür – ya da akıl mı

- bilgi ve okumuşluk bugünlerde devletlerin asıl zenginliğidir, ne bankada altınlar, ne büyük fabrikalar, ne de atom bombaları = asıl güç bilgide

- biz gene sanki akıllığı en hor görüyoruz: “Eeeh sen de! Papaz mı olacan?” - en yaygın bir laf

- Suleyman sanki feya ve magiçeska prıçka olayı – sen genç bir kişisin, kafan işliyor - ne seçeceydin:

/ kocaman 5 katlı bir ev, pılno oborudvane – bütün evlatların orada oturabilir

/ bir kupon alacan: 30 sene Billada her gün otuz levalık yiyenti bedava alıyorsun; bir daha evin için masrafın olmayacak

/ güzel bir ses – en büyük pop yıldızı olacan -

/ ya da dünyanın en hızlı üniversite için bir stipendia

- eminim son varyant en sıkıcı geldi herkese – neden: çünkü bilgelik, anlayış zahmetlidir, gene iş demektir

- ama Rab en çok o seçimi sevdi. Senin için de en gerekli olan odur.

2. Süleymanın bilgeliği nasil idi:

1.Krallar 4:29-34

Tanrı, Süleyman'a bilgelik, derin bir sezgi, kıyılardaki kum kadar anlayış verdi. 30 Süleyman'ın bilgeliği, bütün doğuluların ve Mısırlılar'ın bilgeliğinden daha üstündü. 31 O, Ezrahlı Etan, Mahol'un oğulları Heman, Kalkol ve Darda da içinde olmak üzere herkesten daha bilgeydi. Ünü çevredeki bütün uluslara yayılmıştı.

- demek zapad (Egipet) ve iztok (Babil) deki bilginlerden daha üstün ve kendisinden sonra yaşayacak olan İsraillilerden de üstün

32 Üç bin özdeyişi ve bin beş ezgisi vardı.

- Süleyman filozofya ve muzika hakkında yazdı– bilgelik kitapları Kutsal Kitapta buluyoruz: Süleymanın Özdeyişleri ve Vaiz kitaplarını

33 Lübnan sedir ağacından duvarlarda biten mercanköşkotuna kadar bütün ağaçlardan söz ettiği gibi, hayvanlar, kuşlar, sürüngenler ve balıklardan da söz edebiliyordu.

- Süleyman biologiya hakkında yazdı – burada yazıyor: “Hayvanlar hakkında konuştu”. Yahudiler daha sonra masallarda uydurdular. Orada diyor: “Hayvanlarla konuştu” - Bu masallar daha sonra Kuran'ın içine alındı. Orada Süleyman sözde karincalarla konuşuyor.

34 Süleyman'ın bilgeliğini duyan dünyanın bütün kralları ona adamlarını gönderirdi. Bütün uluslardan insanlar gelir, Süleyman'ın bilgece sözlerini dinlerdi.

3. Süleyman'ın bilgiliği için Iki örnek:

(1) iki fahişe kadin – 1.Krallar 3:16-28 (okuyun!)

- başka devetlerde bir kral o kadar önemsiz kadınların davasına bakmayacaydı

- durum çok zor ve karışık: şahitler yok, bebekler konuşamıyor

- başka devetlerde işkence yapılıyor, ama bu Allahın halkına yakışmıyor

(2) Saba kraliçesi – 1.Krallar 10:1-9 (okuyun!)

Matta 12:42

“Davalama olunca, güneyden gelen kraliçe bu kuşakla birlikte kalkıp onu suçlu çıkaracak. Çünkü dünyanın ucundan geldi, Süleyman'ın bilgiliğini kendi kulaklarıyla işitsin. Ama bakın, burada Süleyman'dan daha büyük bir şey var.”

- bu kadın biligiliği aradı, çok uzun bir yolculuk ve çok zahmet yaptı daha fazla bilgi edinsin diye

Yakup 1:5

”Birinizin anlayışı eksik mi, Allahtan onu dilesin. O, zaten hiç azarlamadan herkese bola gani veriyor. Ve o vakıt o kişiye anlayış verilecek.”

- bize o kadar önemli bir şey: her gün çok karar veriyoruz – Rabten anlayiş diliyoruz mu?

- Sonra kafamıza bir hal geldi mi, ağlaşıyoruz, ya da “Kurtar” diey bağrıyoruz

- Istanbul'da Necati adinda bir avukat: “Firmalar bir anlaşma yaparken üşeniyorlar 100, 200 leva harcansınlar güzel bir dogovor yapmak için – ama sonra ortakların araları açılıyor, işler bozuluyor ve onbinlerce leva harcıyorlar davalar için

- biz de kimi kere Rable aynısını yapmıyor muyuz: evlilik, harcamalar, gurbete gitmek - “Rab senin istediğin nedir? Bana akıl ver” diye soruyor muyuz?

SON:

-Bugün Süleymanın yükselişini gördük - o kadar iyi, akıllı, hem de Rabbin seçtiği adam düşebilir mi?


1.Kor 10:12

“Onun için, kim sanıyor kendini ayaktadır, dikkat etsin düşmesin.”