İsrailin kralları - 8. vaaz
İlyas Horev Dağında

Giriş:

- imanlı hayatımızda en yüksek ve en düşük anlar kimi kere hemen arka arkaya geliyor

- Matta 17'de Petrus, Yuhanna ve Yakup İsa'yı en şanlı biçimde görüyorlar - sevinçten coşuyorlar

- ama balkandan iner inmez öbür öğrencilerle karşılaşıyorlar - onlar gene bir kızandan cin çıkaramadılar

- en büyük sevinçten, direktno en büyük depresyaya - bugün İlyas'ın hayatında da aynısını görecez

A. İlyas korkudan kaçıyor

1.Krallar 19:1-3

İsrail Kralı Ahav İlyas'ın bütün yaptıklarını, peygamberleri nasıl kılıçtan geçirdiğini İzevel'e anlattı. 2 İzevel, İlyas'a, "Yarın bu saate kadar senin peygamberlere yaptığını ben de sana yapmazsam, ilahlar bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın" diye haber gönderdi. 3 Can korkusuna kapılan İlyas, Yahuda'nın Beer-Şeva Kenti'ne kaçıp uşağını orada bıraktı.

1. Bugün kahraman, yarın korkak

- son olarak İlyas'ı öyle kuvvetli bir durumda gördük, sanıyoruz ona bir şey olamaz artık - bekliyoruz, bütün halk onu kabul etsin, onu önder olarak seçsinler ve kötü kralı ve karısını kovsun

- ama İzevel pes etmiyor: ona haber salıyor, "Bir gün sonra seni yok edecem"

- neden bunu yaptı, neden hemen yakalatırmadı: çunku halktan sakındı

- kocası Ahav ona herşeyi anlattı ama ne ya? 'İlyasın yaptığını' - sanki Rab bir şey yapmadı - bir kişi ne kadar ruhça kör olabilir? aynı Ferisiler gibi: İsanın mucizelerine canlı canlı gördüler, ve gene dediler: bu şeytandandır

- İzevelin amacı İlyası öldürmek değil, sade onu uğratırmak - ve onu da başardı: srail krallıgından kaçıyor, Yahuda krallıgına sıgınıyor

- artık orada emin, orada iyi bir kral var - ama gene de adam korku içinde: en uzak kasabaya gidiyor: Beerşeva, ondan sonra bir şey yok, sade çöl

- bu nasıl olabilir: Petrus da aynısını yaşamadı mı? Önce Getsemani bahçesinde 60-70 askere karşı fırlıyor, kılıcını çekiyor - birkaç saat sonra bir kızın laflarından korkuyor

- İlyas lazımdı anlasın ki, o kuvvet kendisinden gelmiyor, ama Rab ona bu işleri yapmak için gereken kuvveti verdi - onu ayakta tutan kendi gücü değildi, Rabbin gücüydü.

- işte, Rab istedi o dersi ona versin

2. Rab güç veriyor

1.Krallar 19:4-7

Bir gün boyunca çölde yürüdü, sonunda bir retem çalısının altına oturdu ve ölmek için dua etti: "Ya RAB, yeter artık, canımı al, ben atalarımdan daha iyi değilim." 5 Sonra retem çalısının altına yatıp uykuya daldı.

>Ansızın bir melek ona dokunarak, "Kalk yemek ye" dedi. 6 İlyas çevresine bakınca yanıbaşında, kızgın taşların üstünde bir pideyle bir testi su gördü. Yiyip içtikten sonra yine uzandı. 7 RAB'bin meleği ikinci kez geldi, ona dokunarak, "Kalk yemeğini ye. Gideceğin yol çok uzun" dedi.

- İlyas büyük bir depresyaya düştü, bütün dünyası karardı, artık hiç iyi bir şey göremiyor - ölmek istiyor

- "Ben atalarımdan daha iyi değilim" - ondan önceki Allah adamları aynı duruma geldiler, istediler herşeyi braksınlar -

- Yeremya aynı duruma geldi:

Yeremya 9:2

Keşke halkımı bırakıp onlardan uzaklaşabilmem için çölde konaklayacak bir yerim olsa! Hepsi zina ediyor, hain bir topluluk!

- belki sen de öyle bir duruma var geldiğin: boşuna iman ediyorum, boşuna uğraştım, kötülükler devam ediyor, kötü kişiler düzelmiyorlar, onlar rahatlık içinde, ama ben sıkıntı içindeyim

- ama Rab her zaman kendi işçilerine bir melek gönderiyor, her zaman destekliyor:

1.Tarihler 28:20

Sonra oğlu Süleyman'a, "Güçlü ve yürekli ol!" dedi, "İşe giriş. Korkma, yılma. Çünkü benim Tanrım, RAB Tanrı seninledir. RAB'bin Tapınağı'nın bütün yapım işleri bitinceye dek seni başarısızlığa uğratmayacak, seni bırakmayacaktır."

- Davut, oğlu Süleyman'a akıl veriyor, nasıl Allahevini yapsın ve ne kadar zor olacak - ama aynı anda kuraj veriyor, bu işi bitirene kadar sana güç verecek

- bugün Rab başka bir ev kaldırıyor: o da kendi halkı olan kilisesidir - ruhsal bir evdir

- ama onun içinde de hiç bir şey kendiliğinden olmuyor - gene işçi lazım - nerede onlar

- Rab İlyas'a yemek gönderdi - ama bir amacı vardı: "Uzun yolculuk yapacan"

- Rab seni de besleyecek, ama sade bu anlamda: eğer sen onun işçisi olduysan, onun işinde devam edersen

3. kırk gün oruç

1.Krallar 19:8

İlyas kalktı, yiyip içti. Yediklerinden aldığı güçle kırk gün kırk gece Tanrı Dağı Horev'e kadar yürüdü.

- KK'ta üç kişi için okuyoruz, kırk gün kırk gece yemeden durdular: Musa, İlyas ve İsa

- üçü de çölde idi, insanlıktan uzak, sakinlik içinde - birisi dedi ki: "Çöl Rab için kiymetlidir, çünkü insan ona kıymet biçmiyor"

- üç defa Allah halkının tarihinde Rab bir kişiyi çölde hazırladı kendi işini yapsın - çöl her zaman ruhsal büyüklüğünün ana rahmi - orada küçük bir ruhsal kıvılcım besleniyor, büyütülüyor ve oradan çıkan kişiler kuvvetle ve yeni bir amaçla dönüyorlar

a) Musa

- Horev balkanın tepesinde iken, Allahla buluştu, onunla görüştü - onun için yemeğe ihtiyaç duymadı

Çıkış 34:28

Musa orada kırk gün kırk gece RAB'le birlikte kaldı. Ağzına ne ekmek koydu, ne de su. Antlaşma sözlerini, on buyruğu taş tabelaların üzerine yazdı.

- birinci defa Rab onu çağırırken diyor: "Yanına ekmekle su al" - ama ikinci defa onu demiyor

- Musa anladı ki, "insan sade ekmekle yaşamaz, ama Allahın ağzından çıkan her bir sözle de yaşar"

- Musa lazımdı hazırlansın kırk sene halkına hizmet etmeye ve Rab o zamanın başında öyle büyük bir görüntü veriyor ki, anlasın ki: "Ben senin ekmeğinim" - sanki yeniden o zaman içinde hayat ağacından yedi

- ve ikinci bir sebep: halkının durumu için tövbe etti - kendisi günah işlemediydi, ama gene de halkın yerine o tövbe ediyor kendini alçaltırıyor

Yasa 9:18-19

Bir kez daha RAB'bin huzurunda bir şey yemeden, içmeden kırk gün kırk gece yere kapanıp kaldım. Çünkü günah işlemiştiniz; RAB'bin gözünde kötü olanı yaparak O'nu öfkelendirmiştiniz. RAB'bin kızgın öfkesi karşısında korktum. Öfkesi sizi yok edecek kadar alevlenmişti. Ama RAB yakarışımı yine duydu.

- oruç tutmanın birinci sebebi budur: senin kendi zayıf ruhsal durumun seni tövbeye getiriyor ve değişmek istiyorsun

b) İlyas

- burada okuyoruz, nasıl İlyas Rab tarafından beslendi

- artık o dersi iyie öğrendi: kargalarla, dul bir kadının eliyle ve şimdi bir meleğin yardımıyla

- "Kalk ye, gideceğin yol çok uzun" - Rab İlyas'a görev veriyor

- İlyas o kadar derin bir depresyaya girdi ki, oradan çıkamazdı - o sandı ki, herşey boşuna idi - Rab onu kullandıydı ve artık başka işi yok, ama Rab onun içn daha çok işler hazırladı

- olabilir mi, sen de öyle bir sıkıntıya girmiş olasın? Rab sana da diyor "Kalk ye, daha çok iş var"

- ama o işi yapabilmek için daha büyük güç lazım - ve o kuvvet gelmiyor ekmekten - İlyas lazımdı aynı yere geldin, nerede Musa Rable buluştu

1.Krallar 19:8

İlyas kalktı, yiyip içti. Yediklerinden aldığı güçle kırk gün kırk gece Tanrı Dağı Horev'e kadar yürüdü.

- İlyas daha bilmezdi Rab ona nasıl bir iş verecek - ve onu öğrenmek için o yolculuğu yapması gerekiyor - 400 km hiç bir şey yemeden

- oruç tutmanın ikinci anlamı budur: sen arıyorsun Rabbin isteği nedir senin hayatın için - obşto bir anlamda Rabbin isteği nedir biliyoruz - ama kimi kere daha specialno bir karar lazım - o zaman cevap alana kadar oruç tutuluyor

c) İsa Mesih

- üçüncü kişi 40 gün oruç tutsun Rabbimizdir

Luka 4:1-2

İsa Kutsal Ruh ile dolu olarak Yordan ırmağından döndü. Ruh da onu ıssız yerlere getirdi. Kırk gün, kırk gece Şeytan onu denedi. O günler içinde İsa hiç bir şey yemedi.

- İsa, Musa ve İlyas'tan farklı idi, onun ihtiyacı yoktu Musa gibi, uzun uzun dua etsin, sanki Allahı razı ettirsin - ne de İlyas gibi Rab tarafından yeni bir görev almak için bir yere gitsin

- İsa dedi ki: "Baba, biliyorum, sen beni her daim işitiyorsun" (Yuhanna 11:42)

- o çöle gitti başka amaçla: Şeytanla savaşsın - ve o ruhsal savaş içinde ona yemek lazım değildi

- burada oruç tutmanın üçüncü anlamını görüyoruz: ruhsal savaş içinde - Markos 9:29 "İsa da onlara dedi: "Bu tür kötü ruh sade dua ile çıkabilir."

- şimdi İlyas'a dönelim

B. Rab İlyas'a görünüyor ve yeniden görev veriyor

1.Krallar 19:9

RAB, "Burada ne yapıyorsun, İlyas?" diye sordu.

- sanki Rab onu biraz azarlıyor: "Burada ne işin var. Bir peygamber monakin değil, o lazım pustinyada saklanmasın, lazım halkının arasında işlesin, kalabalıkta"

- Rab ona dedi: "Uzun yolculuk yapacan" ama nereye gitsin daha söylemedi. İlyas kendi kafasına göre aydadı. "Rab nerede Musa ile buluştu, ben de orada lazım olayım" - ama Rab onu bambaşka yere gönderecek, bambaşka iş hazırladı.

1.Krallar 19:10

İlyas, "Her Şeye Egemen RAB Tanrı'ya büyük bir istekle kulluk ettim" diye karşılık verdi, "Ama İsrail halkı senin antlaşmanı reddetti, sunaklarını yıktı ve peygamberlerini kılıçtan geçirdi. Yalnız ben kaldım. Beni de öldürmeye çalışıyorlar."

- çok defa bir kişi Rab için gece gündüz işledi mi, öyle bitkin bir duruma geliyor - "sıfır gösteren bir depo ile aydamak" diyorlar: benzin bitti diye gösteriyor, ama birkaç damla var - tam gaz veriyon, nereye seni götürürse

- o durumda olan Rabbin işçileri iki yanlışlık yapıyorlar:

(1) herşeyi çok fazla kara görüyorlar: "Yalnz ben kaldım" - geçen hafta gördük nasıl Ovadya adında bir adam 100 peygamber sakladı ve besledi - nasıl Baalın peygamberleri perişan oldu - ama İlyas sanki bunu hemen unuttu

(2) kendi hizmetini çok fazla büyütürüyorlar: " büyük bir istekle kulluk ettim" - sanki başkaları yok, sanki bu iş Rabbin değil

- Rab şimdi ona yeni benzin verecek:

1.Krallar 19:11-12

RAB, "Dağa çık ve önümde dur, yanından geçeceğim" dedi. RAB'bin önünde çok güçlü bir rüzgar dağları yarıp kayaları parçaladı. Ancak RAB rüzgarın içinde değildi. Rüzgarın ardından bir deprem oldu, RAB depremin içinde de değildi. Depremden sonra bir ateş çıktı, ancak RAB ateşin içinde de değildi.

- işte, eskiden Rab toçno bu balkanda bu biçimde konuştu: kayaları parçalamakla, zelzele ile ve herşeyi yiyip bitiren bir ateşle

- İlyas gene öyle bir şey bekledi Rabden: 'gökten ateş' - ama Rab onun için başka bir şey hazırladı:

1.Krallar 19:12-18

Ateşten sonra ince, yumuşak bir ses duyuldu. 13 İlyas bu sesi duyunca, cüppesiyle yüzünü örttü, çıkıp mağaranın girişinde durdu. O sırada bir ses, "Burada ne yapıyorsun, İlyas?" dedi.



14 İlyas, "Her Şeye Egemen RAB Tanrı'ya büyük bir istekle kulluk ettim" diye karşılık verdi, "Ama İsrail halkı senin antlaşmanı reddetti, sunaklarını yıktı ve peygamberlerini kılıçtan geçirdi. Yalnız ben kaldım. Beni de öldürmeye çalışıyorlar."

15-18 RAB, "Geldiğin yoldan geri dön, Şam yakınındaki kırlara git" dedi, "Oraya vardığında, Hazael'i Suriye Kralı olarak meshedeceksin, Yehu'yu İsrail Kralı olarak meshedeceksin, Elişa'yı da kendi yerine peygamber olarak meshedeceksin. Ve öyle olacak ki, kim Hazael'in kılıcından kurtulursa, onu Yehu öldurecek, ve kim Yehu'nun kılıcından kurtulursa, onu Elişa öldürecek. Ancak İsrail'de Baal'a diz çöküp onu öpmemiş yedi bin kişiyi ben koruyacağım.

- "Sen artık sakinlik içinde işleyecen. Bir grup peygamber hazırlayacan. En gösterişli işleri artık senden sonra gelenbir peygamere braktım"

- senin işin artık meshetmek, başkalarına görev vermek: Suriye kralı, İsrail kralı ve peygamber

- onlar İsrail halkı için ceza getirecek: Suriye bütün devlete saldıracak, Yehu Ahavın soyunu bitirecek ve Elişa ?

C. İlyas, Elişa'yı çağırıyor

1.Krallar 19:19-21

İlyas oradan ayrılıp gitti, Şafat oğlu Elişa'yı buldu. Elişa, on iki çift öküzle saban sürenlerin ardından on ikinci çifti sürüyordu. İlyas Elişa'nın yanından geçerek kendi cüppesini onun üzerine attı.

20 Elişa öküzleri bırakıp İlyas'ın ardından koştu ve, "İzin ver, annemle babamı öpeyim, sonra seninle geleyim" dedi. İlyas, "Geri dön, ben sana ne yaptım ki?" diye karşılık verdi.

21 Böylece Elişa gidip sürdüğü çiftin öküzlerini kesti. Boyunduruklarıyla ateş yakıp etleri pişirdikten sonra, yesinler diye halka dağıttı. Sonra, İlyas'ın ardından gidip ona hizmet etti."



- ne kadar büyük bir karar: anasını babasını brakıp peygamber görevine başlayacak

- odun çok kıt idi - ama seve seve öküzü ve odunu yok ediyor, kutlamak için

- İsa Mesih de aynı biçimde öğrencilerini çağırdı:

Matta 4:18-22

Celile Gölü'nün kenarında gezerken, İsa iki kardeş gördü: Simun (ona Petrus diyorlar) ve onun kardeşi Andreyas. Göle serpme atmaktaydılar (çünkü balıkçı idiler). 19 Onlara dedi: "Benim arkamdan gelin; ben sizi insan balıkçıları yapacam." 20 Ve dakkada serpmelerini brakıp Onun arkasından gittiler.

Oradan azıcık öteye gidip, gene başka iki kardeş gördü: Zebedi'nin oğlu Yakup ve onun kardeşi Yuhanna. Babaları Zebedi ile birlikte kayıkta idiler, serpmelerini sağlamlardılar. Onları da çağırdı. 22 Onlar da dakkada kayıklarını ve babalarını brakıp İsa'nın arkasından gittiler.


- ama bir fark var:

Matta 9:57-62

Onlar yolda giderlerken birisi İsa'ya dedi: "Sen nereye gidersen, ben de senin arkandan geleyim." 58 İsa ona dedi: "Tilkilerin barınacak yerleri var, gökteki kuşların da yuvaları var, ama İnsanoğlu'nun yok nereye başını koysun."

- öğrencinin hayatı risklidir, gurbetçilik demektir


Başkasına dedi: "Arkamdan gel!" O da "İzin ver de en peşin gidip babamı gömeyim" dedi. 60 İsa ona dedi: "Brak ölüler kendi ölülerini gömsünler. Ama sen git, Allahın krallığını ilan et."

- öğrencinin hayatı demek, senin artık başka kan bağlantıların var, onlar daha önemli


Başkası dedi: "Efendimiz, senin arkandan gelecem. Ama izin ver de en peşin gideyim, evdekilerle vedalaşayım."62 İsa ona şöyle konuştu: "Kim sürmeyi eline alırsa, ama sonra geri bakarsa, Allahın krallığına uygun değildir."

- öğrencinin hayatı demek, iş acele, bütün dikkatini lazım alsın, iki tarafı düşünme