İsrailin kralları - 11. vaaz
Elişan'nın mucizeleri

Giriş:

- İlyas ve Elişa ikinci Musa gibi görünüyorlar

- en korkunç ruhsal karanlık zamanında Rab en güçlü, en çok mucize yapan peygamberi çağırıyor

A. Elişa Suları Paklıyor

2.Krallar 2:19-22

Erihalılar Elişa'ya, "Efendimiz, gördüğün gibi bu kentin yeri iyi ama suyu kötü, toprağı da verimsiz" dediler. 20 Elişa, "Yeni bir kabın içine tuz koyup bana getirin" dedi. Kap getirilince, 21 Elişa suyun kaynağına çıktı, tuzu suya atıp şöyle dedi: "RAB diyor ki, 'Bu suyu paklıyorum, artık onda ölüm ve verimsizlik olmayacak.' 22 Elişa'nın söylediği gibi, su bugüne kadar temiz kaldı.

- Musa çölde: Massa adında bir yerde

- Hezekiel 47 bölümünde çopk güzel bir görüm anlatıyor: Rabbin yeni yapınağından küçücük bir akıntı çıkıyor, gittikçe büyüyor ve en sonunda kocaman bir ırmak oluyor.

Hezekiel 47:8-9

Bana şöyle dedi: "Bu sular doğu bölgesine doğru akıyor, oradan Arava Vadisi'ne, sonra Lut Gölü'ne dökülüyor. Göle dökülünce oradaki sular tatlı suya dönüşecek. 9 Irmağın aktığı yerlerde her çeşit canlı yaratık kaynaşacak. Çok sayıda balık olacak. Çünkü bu sular oraya akıyor, oradaki tuzlu suyu tatlı suya dönüştürüyor. Irmak aktığı her yere yaşam getirecek.

- Eriha kasabası bir lanet altında idi, kimse orada oturmasın diye (Yeşu 6:26)

- hatta gördük ki, o kasabayı yeniden kaldıran adamın iki oğlu öldü (1.Krallar 16:34)

- ama Rab merhametiyle o laneti ortadan kaldırıyor

- biz de mahallede kocaman bir lanetin altında yaşıyoruz: büyücülükle, zina ve her türlü günahla bütün halk bir lanetin altında doğuyor. Sanki bu çukurdan çıkış yok , ama Rab nasıl Elişa'nın eliyle o laneti kaldırdıysa, şimdi bizimle de bütün o lanetleri kaldırmaya başladı

- bu tabii ki hemen olmuyor, ama bizim hayatımızda ve kızanlarımızın hayatında bunu görüyoruz

Açıklama 22:1-3

Ve bana yaşam suyundan bir ırmak gösterdi. Kristal gibi şıllak idi. Allahın ve Kuzu'nun kral iskemlesinden çıkıp, 2 kasabadaki sokağın ortasında akardı. Irmağın her iki tarafında yaşam ağacı dururdu. O ağaç, oniki türlü yemiş veriyor. Her bir ay için yemişini veriyor. Ağacın yaprakları gene milletleri şifalamak içindir. 3 Ve artık hiç bir lanet kalmayacak. Allahın ve Kuzu'nun kral iskemlesi o kasabanın içinde olacak. Onun hizmetçileri de Ona hizmet edecekler.

B. Kel kafa

2.Krallar 2:23-25

Elişa oradan ayrılıp Beyt-El'e giderken kentin küçük çocukları yola döküldüler. "Defol, defol, kel kafalı!" diyerek onunla alay ettiler. 24 Elişa arkasına dönüp çocuklara baktı ve RAB'bin adıyla onları lanetledi. Bunun üzerine ormandan çıkan iki dişi ayı çocuklardan kırk ikisini parçaladı.

- Bu olay sanki hemen bir önceki ile büyük kontrast gösteriyor: orada Elişa laneti kaldırdı, burada gene lanetliyor - hem de birtakım çocukları, sanki ona yakıştıramıyoruz

- Lazım şu hakikatları anlayalım:

(1) Elişa burada lanetledi, ama bu demek değil doğru yaptı: Musa da Egiptliyi öldürdü ve sonra gene değneğini öfke ile vurdu - bunlar hepsi yanlış hareketler idi

(2) Bu Beytel kasabasında oldu: orada kral Yarovam'ın yaptığı altın dana dururdu, önemli bir tapınma merkezi idi. O yüzden kasabanın ileri gelenler Elişa'ı istemediler. Onların biznisini bozacak diye.

(3) bu kızanlar ufacık değildiler, akılları başında idi, ne yaptıklarını bilirdiler - aynı sözcük daha önce askerler için kullanılırdı (1.Krallar )

(4) bu kızanları gönderen vardı: kasabanın büyük adamları onları yolladılar, peygamber Elişa ile eğlensinler

(5) İsrail'de çok az erkek kel kalırdılar. Bol saçlı olmak sanki dirilik ve güçlü olmanın bir sembolu idi

2.Samuel 14:26

Avşalom saçını kestirdiği zaman tartardı. Saçı ona ağırlık verdiği için her yıl kestirirdi. Saçının ağırlığı krallık ölçüsüne göre iki yüz şekel çekerdi. (= 6 kg)

- yani, kral Davut'un oğlu Avşalom her sene saçlarını kestirmekle herkese ne kadar güçlü olduğunu göstermek istedi

- ama Elişa'ya bağıran delikanlılar demek istediler ki, sende hüç kuvet yok

(6) bu 'defol' sözü aslında 'yukarıya çık' demektir: yani, 'Sen de İlyas gibi göke çıksana' , İlyasın başına gelenleri alay etmekle karşıladılar - demesi o boş masala inanmıyoruz' ve de 'Haydi göke çık da senden kurtulalım!'

- bu delikanlıların ölümü herkese korkunç bir ders oldu: Rabbin peygamberleriyle alay eden, Rable alay etmiş oluyor. Onları hor gören Rabbi hor görmüş oluyor.

C. Bitmeyen Şırlağan

2.Krallar 4:1-7

Bir gün, peygamber topluluğundan bir adamın karısı gidip Elişa'ya şöyle yakardı: "Efendim, kocam öldü! Bildiğin gibi RAB'be tapınırdı. Şimdi bir alacaklısı geldi, iki oğlumu benden alıp köle olarak götürmek istiyor."

2 Elişa, "Senin için ne yapsam?" diye karşılık verdi, "Söyle bana, evinde neler var?" Kadın, "Azıcık zeytinyağı dışında, kulunun evinde hiçbir şey yok" dedi. 3 Elişa, "Bütün komşularına git, ne kadar boş kapları varsa iste" dedi, 4 "Sonra oğullarınla birlikte eve git. Kapıyı üzerinize kapayın ve bütün kapları yağla doldurun. Doldurduklarınızı bir kenara koyun."

5 Kadın oradan ayrılıp oğullarıyla birlikte evine gitti, kapıyı kapadı. Oğullarının getirdiği kapları doldurmaya başladı. 6 Bütün kaplar dolunca oğullarından birine, "Bana bir kap daha getir" dedi. Oğlu, "Başka kap kalmadı" diye karşılık verdi. O zaman zeytinyağının akışı durdu.

7 Kadın gidip durumu Tanrı adamı Elişa'ya bildirdi. Elişa, "Git, zeytinyağını sat, borcunu öde" dedi, "Kalan parayla da oğullarınla birlikte yaşamını sürdür."


- İlyas aynısını yaptı Sarefat kasabasında bir dul kadın için , o zaman kıtlık vardı, amaç hayatta kalmak idi

- buradaki amaç çocuklarını kurtarmak idi


- Elişa neden hemen kadına para vermedi? - lazımdı ona önemli bir ders versin

elinde ne varsa Rabbin hizmetine ver

(1) Musa - çoban iken hep bir bastonla gezerdi. Sadece prost bir tahta parçasıü hiç özelliği yoktu - ama Rab onu istedikten sonra kuvvetli oldu

- onu Firavunun önünde yılana çevirdi ve gene tahta oldu

- onunla Kızıldenizi ikiye ayırdı ve gene kapadı

- onunla kayadan su çıkardı, yüzbinlerce kişi içti

(2) Şimşon bir eşeğin çene kemiğiyle yüzlerce düşman vurdu

- sanırım şimdi birçoklarınız içinizden diyorsunuz: “Eh güzel de, ama benim Elişam nerede? Rab onu bugün de bana göndersin, beniğm borçlarımı ödesin”

- tabii ki, Rab bu mucizeleri yaptırdı başka amaçla: her zaman her yerde mucize yapmayacak - herkesi, her imanlıyı bile borçlarından kurtarmayacak

- ama o günlerde Rab kendi gücünü göstermek istedi: Rabbin halkı sapmıştı, başka tanrılara tapardılar - kral Ahazya hastalanınca Rabbe danışmadı, Baal-Zevuv'a danıştı

- Rab burada göstermek istiyor, asıl tanrı benim - bütün problemleriniz için bana dönün

- bu mucize kapalı kapıların arkasında yapıldı - ne vakıt İsa Yayrusun kızını ölülerden diriltirdi, gene kapalı bir evde yaptı

- Yeni Antlaşmada zeytinyağı her zaman Kutsal Ruh için bir semboldur: kadın lazımdı ne kadar kap varsa, hepsini doldursun

- aynı biçimde Rab istiyor, hayatımızda da Kutsal Ruh her bir tarafa yayılsın, hayatımızın her konusunda bize doluluk versin

Yuhanna 3:34 - Allah, ne de olsa, Ruhunu ölçerek vermez.

- bir kere başladık mı hayatımızda Kutsal Ruh'a yer vermeye arkası gelecek: önce senin imanını değiştirecek, sonra senin hareketlerini, sonra sözlerini, sonra duygularını... herşeyi doldurana kadar

D. Kısır kadın

2. Krallar 4:8-17

Elişa bir gün Şunem'e gitti. Orada zengin bir kadın vardı. Elişa'yı zorladı onlarda ekmek yesin. O günden sonra Elişa ne zaman Şunem'e gitse, yemek için oraya uğradı.

9 Kadın kocasına dedi: "Bize sık sık gelen bu adamın kutsal bir Allah adamı olduğunu anladım. 10 Gel, çatıda onun için küçük bir oda yapalım; içine yatak, masa, sandalye, bir de kandil koyalım. Bize geldiğinde orada kalsın."

11 Bir gün Elişa geldi, yukarı odaya çıkıp uzandı. 12 Hizmetçisi Gehazi'ye dedi: "Şunemli kadını çağır 12 ona de ki, 'Bizim için katlandığın bunca zahmetlere karşılık ne yapabilirim?" Kadın cevap verdi: "Ben halkımın arasında mutlu yaşıyorum".

14 Elişa gene sordu: "Öyleyse ne yapabilirim?". Gehazi, "Kadının oğlu yok, kocası da yaşlı" diye cevap verdi. 15 Bunun üzerine Elişa kadını çağırtıtrdı. Kadın da gelip kapının eşiğinde durdu.

16 Elişa, kadına dedi: "Gelecek sene bu zaman kucağında bir oğlun olacak". Kadın, "Olamaz, efendim!" diye karşılık verdi, "Sen ki bir Allah adamısın, lütfen bana yalan söyleme!"

17 Ama kadın gebe kaldı ve bir yıl sonra, Elişa'nın söylediği günlerde bir oğul doğurdu.


- bugünlerde bir karıkocanın kızanları yoksa, bu üzücü bir şey, ama o zamanlarda asıl bir felaket sayılırdı. Hem senin soyun bitecek, hem de sanki Allah tarafından lanetli sayılırdın.

- İbrahim'in zamanında 3 melek geldi ona aynısını bildirdiler (Yaratılış 18:10-14)

- onun oğlu İshak 19 sene evlatsız yaşadı , karısı Rebeka ile dua ettiler ve Rab cevap verdi

- sonra Hakimler zamanında Manoah adında bir adama melek göründü o da çok yaşlı idi. Bir oğlun olacak diye bildirdi. Sonra Şimşon doğdu (Hakimler 13:2-25)

- sonra Elkana adında bir adama ve karısı Hanna'ya melek göründü. Onlar da yaşlı idi, ve kadın dua ederken, başgörevli Eli onuı destekledi. Bir sene sonra bir oğlu oldu o da Samuel idi. (1.Samuel 1:2-20)

- ve tabii ki, Yahya'nın anası ve babası, Elizabet ve Zekerya, yaşlı iken, Rab onlara da Yahya'yı bildirdi

- imanlı kişinin on tane erkek çocuğu olsa bile, en çok onunla sevinmiyor, ama hakikatla seviniyor, ruhsal ilerleme görünce seviniyor

3.Yuhanna 1:4

Benim evlatlarım hakikatta yürüsünler - ondan daha büyük bir sevincim yok.

- burada ruhsal evlatlar için konuşuyor - nasıl Pavlus Timoteyus'a da oğlum diyor - ve Rab bize söz verdi: o konuda kimseyi kısır brakmayacak

- senin hiç 'ruhsal evlatların' var mı? Yoksa sen kısırsın. O zaman Rab sana da bu mucizeyi vermek istiyor

Galatyalılar 4:8

Çünkü şöyle yazılmıştır: 'Sevin, ey kısır olan, doğuramayan kadın! Sesini kaldır ve bağır, sen ki, doğum ağrıları nedir bilmezdin. Çünkü terk edilmiş kadının kızanları daha kalabalık, Kocalı kadının kızanlarından.'

E. Dirilen çocuk

2.Krallar 4:18-36

18 Çocuk büyüdü. Bir gün orakçıların başında bulunan babasının yanına gitti. 19 "Başım ağrıyor, başım!" diye bağırmaya başladı. Babası uşağına, "Onu annesine götür" dedi. 20 Uşak çocuğu alıp annesine götürdü. Çocuk öğlene kadar annesinin dizlerinde yattıktan sonra öldü.

21 Annesi onu yukarı çıkardı, Tanrı adamının yatağına yatırdı, sonra kapıyı kapayıp dışarıya çıktı. 24 Eşeğe palan vurup uşağına, "Haydi yürü, ben sana söylemedikçe yavaşlama" dedi. 25 Karmel Dağı'na varıp Tanrı adamının yanına çıktı.

27 Kadın dağa çıkıp Tanrı adamının yanına varınca, onun ayaklarına sarıldı. Gehazi kadını uzaklaştırmak istediyse de Tanrı adamı, "Kadını rahat bırak!" dedi, "Çünkü acı çekiyor. RAB bunun nedenini benden gizledi, açıklamadı."

28 Kadın ona, "Efendim, ben senden çocuk istedim mi?" dedi, "Beni umutlandırma demedim mi?" 29 Elişa Gehazi'ye, "Hemen kemerini kuşan, değneğimi al, koş" dedi, "Biriyle karşılaşırsan selam verme, biri seni selamlarsa karşılık verme. Git, değneğimi çocuğun yüzüne tut."

30 Çocuğun annesi, "Yaşayan RAB'bin adıyla başın üzerine ant içerim ki, senden ayrılmayacağım" dedi. Sonra Gehazi'yle birlikte yola çıktı.

31 Eve varınca, Gehazi değneği çocuğun yüzüne tuttu, ama ne bir ses vardı, ne de bir cevap. Bunun üzerine Gehazi geri dönüp Elişa'yı karşıladı ve ona, "Çocuk dirilmedi" diye haber verdi. 32 Elişa eve vardığında, çocuğu yatağında ölü buldu. 33 İçeri girdi, kapıyı kapayıp RAB'be yalvarmaya başladı.

34 Sonra ağzı çocuğun ağzının, gözleriyle elleri de çocuğun gözleriyle ellerinin üzerine gelecek biçimde yatağa, çocuğun üzerine kapandı. Çocuğun bedeni ısınmaya başladı.

35 Elişa kalkıp odanın içinde sağa sola gezindi, sonra yine dönüp çocuğun üzerine kapandı. Çocuk yedi kez aksırdı ve gözlerini açtı.

36 Elişa Gehazi'ye, "Şunemli kadını çağır" diye seslendi. Gehazi kadını çağırdı. Kadın gelince, Elişa, "Al oğlunu" dedi. 37 Kadın Elişa'nın ayaklarına kapandı, yerlere kadar eğildi, sonra çocuğunu alıp gitti.

- aynı mucizeyi İlyas da işlemişti. Bu belki de mucizlerin en büyüğü: kim yaşlam verebilir Allahtan başka?

- ama büyük fark görüyoruz: İlytas ve Elişa uzun uzun yalvardılar, kendilerini ölünün üstüne attılar - Rab o zaman dualarına cevap verdi

- ama İsa Mesih başka: o buyruk verdi: “Lazar ÇIK!”


Açıklama 1:17-18

Korkma, birinci ve sonuncu ben'im! 18 Diri olan ben'im! Ben ölmüştüm, ama bak, sonsuzlara kadar yaşıyorum! Ölümün anahtarı, ölüler devletinin anahtarı bendedir.

- Elişa o kızanı diriltirdi, ama o en sonunda gene öldü herkes gibi - İsa'nın bize vereceği dirilişi başka - bir daha ölüm olmayacak

F. Otalaklı Çorba

2. Krallar 4:38-41

Elişa Gilgal kasabasına döndü. Memlekette kıtlık vardı. Elişa bir peygamber topluluğuyla otururken hşzmetöisine dedi: "Büyük tencereyi ateşe koy, peygamberlere çorba pişir" 39 Biri ot toplamak için tarlaya gitti ve yabanıl bir bitki buldu. Bitkiden bir etek dolusu yaban kabağı topladı, getirip tencereye doğradı. Bunların ne olduğunu kimse bilmiyordu.

40 Çorba yenmek üzere boşaltıldı. Ama adamlar çorbayı tadar tatmaz, "Ey Tanrı adamı, zehirli bu!" diye bağırdılar ve yiyemediler. 41 Elişa, "Biraz un getirin" dedi. Unu tencereye atıp, "Koy önlerine, yesinler" dedi. Tencerede zararlı bir şey kalmadı.

- neden çorbayı atmadılar: çünkü büyük kıtlık vardı - en iğrenç otlar onlara çok lezzetli gelirdiler

- bu daha seriozno: önce Eriha kasabasının suyu için mesele olurdu: ama burada ölüm var.

- Rab imanlılara da aynı sözü verdi: kimi kere otalaklı bir şey içince onlkara dokunmayacak (Markos 16:18)

- burada kimi yanlış anlaşmalar oluyor: tabii ki, Rabbi denemek için bunu yapmayalım - tabii ki, herkes korunmayacak, bu obşta garancia değildir

- ruhsal anlamı: kazanda bir sürü zarzavat vardı, ve çoğu iyidiler - ama sade bir tane otalaklı zarzavat ölüm getirirdi - diyemezsin: “Aa, 5 kg iyi zarzavat var, sade 200 gram otalak var. Problem olmayacak”

- ama ne yazık ki, birçok kişi günah konusunda öyle düşünüyorlar: biraz günah dokunmaz bana - Rab diyoır: Günah işleyen can ölecektir.

- Musa'nın kanununda undan pide yapılırdı, kurban olarak sunulurdu (Levililer 2:1) - beş kurban çeşitlerinden biri

- o da Mesih için bir semboldur: onun kurbanı bizim otalaklı günahlarımızı etkisiz kılıyor, ve günaha karşı gene yaşıyoruz

G. Çoğalan Ekmek

2.Krallar 4:42-44

Baal-Şalişa'dan bir adam geldi. Allah adamına o sene ilk biçilen arpadan yapılmış yirmi ekmekle taze buğday başağı getirdi. Elişa uşağına, "Bunları halka dağıt, yesinler" dedi.

43 Uşak, "Nasıl olur, bu yüz kişinin önüne konur mu?" diye sordu. Elişa, "Halka dağıt, yesinler" diye karşılık verdi, "Çünkü RAB diyor ki, 'Yiyecekler, birazı da artacak." 44 Bunun üzerine uşak yiyecekleri halkın önüne koydu. RAB'bin sözü uyarınca halk yedi, birazı da arttı.

- burada tabii ki, gene aynı iki kişi aklımıza geliyor: Musa ve İsa, ikisi ekmek çoğaltırdılar

- zaten İsa 5 ekmeği, iki balığı çoğaltırırken herkesin aklına hemen Musa ve Elişa geldi

- ama İsa'nın mucizesi daha derin anlamı var: 'nişanlı mucize' ,

Yuhanna 6:48-51

Yaşam ekmeği benim. 49 Sizin dedeleriniz ıssız yerlerde iken, 'man' ekmeğini yediler ve öldüler. 50 Gökten inen ekmek budur ki, bir kişi ondan yesin ve ölmesin. 51 Gökten inmiş olan yaşayan ekmek benim. Bir kişi bundan yedi mi, sonsuza kadar yaşayacak. Benim vereceğim ekmek de, kendi bedenimdir. Ben onu dünyanın yaşamı için verecem."

Açıklama 2:17

Kimin kulağı varsa, seslesin, Ruh topluluklara ne diyor. Kim yenerse, ona o saklı man ekmeğinden verecem.