Mezmur 37:1-40


1 Kötülük edenlere kızıp üzülme, suç işleyenlere özenme!

2 Çünkü onlar ot gibi hemen solacak, yeşil bitki gibi kuruyup gidecek.

3 Sen RAB'be güven, iyilik yap, ülkede otur, sadakatle çalış.

4 RAB'den zevk al, O senin içindeki istekleri yerine getirecektir.

5 Her şeyi RAB'be bırak, O'na güven, O gerekeni yapar.

6 O senin doğruluğunu ışık gibi, hakkını öğle güneşi gibi aydınlığa çıkarır.

7 RAB'bin önünde sakin dur, sabırla bekle;

kızıp üzülme işi yolunda olanlara, kötü amaçlarına kavuşanlara.

8 Kızmaktan kaçın, bırak öfkeyi, üzülme, yalnız kötülüğe sürükler bu seni.

9 Çünkü kötülerin kökü kazınacak, ama RAB'be umut bağlayanlar ülkeyi miras alacak.

10 Yakında kötünün sonu gelecek, yerini arasan da bulunmayacak.

11 Ama alçakgönüllüler ülkeyi miras alacak, derin bir huzurun zevkini tadacak.


12 Kötü insan doğru insana düzen kurar, diş gıcırdatır.

13 Ama Rab kötüye güler, çünkü bilir onun sonunun geldiğini.

14 Kılıç çekti kötüler, yaylarını gerdi,

Mazlumu, yoksulu yıkmak, doğru yolda olanları öldürmek için.

15 Ama kılıçları kendi yüreklerine saplanacak, yayları kırılacak.


16 Doğrunun azıcık varlığı, pek çok kötünün servetinden iyidir.

17 Çünkü kötülerin gücü kırılacak, ama doğrulara RAB destek olacak.

18 RAB yetkinlerin her gününü gözetir, onların mirası sonsuza dek sürecek.

19 Kötü günde utanmayacaklar, kıtlıkta karınları doyacak.


20 Ama kötüler yıkıma uğrayacak;

RAB'bin düşmanları kır çiçekleri gibi kuruyup gidecek,

Duman gibi dağılıp yok olacak.

21 Kötüler ödünç alır, geri vermez; doğrular gene, cömertçe verir.

22 RAB'bin kutsadığı insanlar ülkeyi miras alacak, lanetlediği insanların kökü kazınacak.


23 RAB insana sağlam adım attırır, İnsanın yolundan hoşnut olursa.

24 Düşse bile yıkılmaz insan, çünkü elinden tutan RAB'dir.

25 Gençtim, ömrüm tükendi,

Ama hiç görmedim doğru insanın terk edildiğini, soyunun ekmek dilendiğini.

26 O hep cömertçe ödünç verir, soyu kutsanır.

27 Kötülükten kaç, iyilik yap; sonsuz yaşama kavuşursun.

28 Çünkü RAB doğruyu sever, sadık kullarını terk etmez.

Onlar sonsuza dek korunacak, kötülerinse kökü kazınacak.

29 Doğrular ülkeyi miras alacak, orada sonsuza dek yaşayacak.

30 Doğrunun ağzından bilgelik akar, dilinden adalet damlar.

31 Tanrısı'nın yasası yüreğindedir, ayakları kaymaz.


32 Kötü, doğruya pusu kurar, onu öldürmeye çalışır.

33 Ama RAB onu kötünün eline düşürmez, yargılanırken mahkûm etmez.

34 RAB'be umut bağla, O'nun yolunu tut, ülkeyi miras almak üzere seni yükseltecektir. Kötülerin kökünün kazındığını göreceksin.

35 Kötü ve acımasız adamı gördüm, İ

ilk dikildiği toprakta yeşeren ağaç gibi dal budak salıyordu;

36 Geçip gitti, yok oldu, aradım, bulunmaz oldu.

37 Yetkin adamı gözle, doğru adama bak, Çünkü yarınlar barışseverindir.

38 Ama başkaldıranların hepsi yok olacak, Kötülerin kökü kazınacak.


39 Doğruların kurtuluşu RAB'den gelir, Sıkıntılı günde onlara kale olur.

40 RAB onlara yardım eder, kurtarır onları, kötülerin elinden alıp özgür kılar,

Çünkü kendisine sığınırlar.


Giriş:

- Bu bir alfabe mezmurudur: her bir komplet, her dizi İbranice alfabesnin bir harfi ile başlıyor. Onun için o kadar uzundur. Kişiler o ilahiyi ezberlerdiler ve harflerin sırasını bildikleri için daha kolay olurdu.

- Özellikler Babil sürgünündeki İsraililer için bu mezmurun büyük anlam taşırdı: hep o zaman kadar kendini Allahın özel halkı sayardılar. Ama şimdi yabancı bir devlette sürgün kaldılar.

- Aynı zaman görüdüler, nasıl o putperest Babil halkı rahatlık ve bolluk içinde yaşardılar. Ve o onlara çok acı geldi. "Değil mi, biz doğru, onlar yanlış yolda. O zaman nasıl onlar bereketleniyor, biz gene zorluk içindeyiz="


- Hepimiz o duyguya kapıldık, hepimiz başkalarına, Allahsız kişilere baktık ve dedik: "Madem be doğru yoldayım ve yanlış yolda, nasıl oluyor onun hayatı daha güzel, daha kolay, daha bereketli?

- Ama bu düşünce bizi çok zararlı duygulara götürüyor: öfke, kıskançlık ve şüphe. Rabden şüphe etmeye başlıyorsun: 'Acaba Onun verdiği sözler doğru mu?

- Eyub bile aynı duyguları kapıldı: Eyub 21:7-15

14 Tanrı'ya, 'Bizden uzak dur! derler, 'Yolunu öğrenmek istemiyoruz.

15 Her Şeye Gücü Yeten kim ki, O'na kulluk edelim? Ne kazancımız olur O'na dua etsek?

7 Kötüler niçin yaşıyor, Yaşlandıkça güçleri artıyor?

8 Çocukları sapasağlam çevrelerinde, Soyları gözlerinin önünde.

9 Evleri güvenlik içinde, korkudan uzak, Tanrı'nın sopası onlara dokunmuyor. ...

12 Tef ve lir eşliğinde şarkı söylerler, Ney sesiyle eğlenirler.

13 Ömürlerini bolluk içinde geçirir ve esenlik içinde ölüyorlar.


Mezmur 73:3-16

3 Çünkü kötülerin mutluluğunu görüp fodulları kıskandım.

4 Onlar hiç bir şeyden geri kalmazlar, yağ bağlamıştır bedenleri.

5 Paylaşmazlar, insanların üzüntülerini, bilmezler, başkalarının acılarını.

6 Bu nedenle, gurur onların boyunlarının süsüdür,

ve zorbacılık, onları örten giyisidir.

7 İçlerinden kötülük fışkırır, kalplerinden kıskançlık taşar.

8 Sırıtırlar, kötülüğü göklere çıkarırlar, büyük sözler ederler.

9 Göklere kadar ağızlarını açarlar, ve dilleri yeryüzünü süpürür.


13 Sahiden de, boş yere kalbimi temiz tutmuşum,

ve suçsuz olduğumu göstermek için ellerimi yıkamışım.

14 Her gün tokat yemiştim, her sabah cezalandırıl­mıştım.

16 Bunu anlamaya çalıştım; ve benim için çok zor oldu.


A. Kötüler nasıl?

- Davut kötüleri uzun uzun anlatmaz, ama üç konu gösteriyor:

(1) doğrulara düzen kurar (a.12)

- KK'ın başından sonuna kadar onu görüyoruz: dünya, yani Allaha düşman olan insanlar, doğru kişilerden nefret ediyor. Neden? Çünkü doğru kişinin var olması bile onları rahatsız ediyor.

- Yuhanna 7:7

Olamaz dünya sizden azetmesin. Ama benden azetmiyor, çünkü ben dünyadan için şahitlik yapıyorum, onun işleri kötüdür diye.

- 1.Yuhanna 3:12-13

12 Olmayalım Kain gibi: o kötü olandan idi ve kardeşini öldürdü. Neden - çünkü onun işleri kötü idi, kardeşinin işleri gene, doğru idi. 13 Kardeşlerim, dünya sizden azetmiyor diye şaşmayın.

- Kayin Abil'i tarlaya çağırdı. Bu bir düzen idi, onu orada öldürmek için. Sonra orada ona bir kaya ile kafasına vurdu.

- kaç defa görüyoruz, nasıl kötü şnsanlar sade bekliyorlar, birhangi hata görsünler bizde de onu yüzümüze vursunlar.

- Davut kendi hayatında onu defalarca gördü. Kaç kişi ona düşman kesildi: en başta kral Saul Filistinlilerle savaşırken çok zor durumd aidi: o dev adam Golyat bütün ordusuna alay ederdi. Davut onu ondan kurtardı.

- ama gene de Saul senelerce baktı onu öldürsün. Geceleyin katiller onun odasına yollayıp onu yok etmeye baktı. Ama karısı Mihal bir kukla alıp onun yatağına koydu. Katiller onu görünce şaş baş kaldılar.

- aynı biçimde Rab bize kuraj veriyor, bizi de kötülerin elinden, bütün sinsi planlarından kurtaracak.

- bu kötülerin birinci tarafı idi: kötülük için hep plan yapan bir düşünce

(2) ödünç alıp çevirmez (a.21)

- para konusunda güvenilmezler, Kişiler sadece kendi menfaatleri için uğraşıyorlar. Sen borcunu bile bile çevirmezsen, bu Rabbin gözünde hırsızlık sayılıyor.

- KK kitap bu konuda çok farklı: Kuran'da biliyorsunuz hırsızık üzerinde el kesme cezası vardır. Ama bu sadece 'gasp' denilen suç için, yani kapalı bir odadan bir mal çıkarmak.

- Eğer açıkta duran bir mal çalarsan, bu gasp değil, mesela telefon kablolarını.

- Sahte mal satarsan, emaneti çevirmezsen, şnternet üzerinde para çalırsan... bütün bunlar gasp değildir, el kesilmez

- Ama KK'ta öyle değil:

Lev 6:2-4

"Eğer biri günah işlerse, RAB'be ihanet ederse, kendisine emanet edilen, rehin bırakılan ya da çalıntı bir mal konusunda komşusunu aldatırsa ya da ona haksızlık ederse, kayıp bir eşya bulup yalan söylerse, yalan yere ant içerse, yani insanların işleyebileceği bu suçlardan birini işlerse, günah işlemiş olur ve suçlu sayılır.”

- Rab her türlü hırsızılığı günah sayıyor. Ödünç alıp çevirmemek de öyle.

- kötülerin ikinci tarafı işte bu: sınırsız bir bencillik, egoizm.

(3) acımasızdır (a.35)

- Rab insanların yüreğine bir refleks verdi: küçük bir bebek gördüler mi, lazım ona dokunmasın. En korkunç savaşçı bile bir bebek gördü mü, onu ellemiyor.

- ama kötü yürekli insanlar bu refleski, o iç güdüyü yok etmişler, bastıra bastıra kendi duygularını kör etmişler

Pavlus Romalıların birinci bölümünde nalatırıyor, nasıl günah gelişiyor. Allahı tanımamakla başlıyor ve gittikçe daha fena oluyor. Son derece değil sadece günah işlemek, ama düşüncede bütün günah dolu olmaktır:

Romalılar 1.28-31

Ve madem artık Allahı tanımayı uygun görmediler, Allah onları aşağılık düşüncelerine terk etti, edepsiz şeyler yapsınlar diye. Her türlü haksızlıkla dolup taşıyorlar:

- kötülük, açgözlülük, fenalık, kıskançlık,

- katillik, çekişme, aldatırmak ve namertlik.

- Dedikoducular, küfürcü,

- Allahtan azlaşmayan, af etmeyen,

- yüksek gönüllü, övünen,

- kötülük için fırsat kollayan, ana babalarını seslemeyen,

- anlayışsız, güvenilmez, sevgisiz, merhametsiz kişilerdir.

- fark ettiniz mi, son derece, son söz, kötülerin son durumu nedir: merhametsiz, acımasız olmak.

- Amerika'da "Planned Parenthood", 'Aile Planlaması' adında bir organizasyon var. Yüzlerce özel klinik işletiriyor: abort klinikleri. Her sene Amerikada 1 milyon bebek abort oluyor.

- Ama yetmiyor bu klinikler kadınlardan yüzlerce dolar alsınlar, şimdi meydana çıktı ki, abort edilen bebeklerin organlarını, ya da bütün olarak laboratuarlara satıyorlar.

- Hatta, aborttan önce sipariş veriyorlar, hangi organları isteniyor. O zaman doktor ona göre videozonla abortu kontrol ediyor, o organlara zarar verilmesin.

- Bazı laboratuarlarda o abort edilmiş bebeklerin hücrelerine hayvan DNA koyup insan ile hayvan genetik karışım yaratıkları meydana getiriyorlar.

- Ve bu birkaç ay önce meydana çıktı. Ama sonra ne oldu? Birçok kişi öfkelendi, ama aynı anda bir haber çıktı, nasıl bir Amerikalı turist Hindistan'da rüşvet verip mevsimden dışarı bir aslanı avlamış ve aslanı vurduktan sonra, onun kafasını kurutup duvara asmış. Milyonlarca kişi ona karşı öfkelendi, o zavallı hayvana acıdılar... ama her sene öldürülen bir milyon insana acımadılar.

- Evet, kötü kişilerin üçüncü tarafı, duygusuzluk, en basit koruma ve acı refleksleri bile yok olmuş.

B. Kötülere ne olacak?

(1) ot gibi kuruyacaklar (a.2)

- küçükken her sene Noel ağacı koyardık evimize. Ve o 24. Dekemvriden, 6. Yanuara kadar duruyor. sonra çıkarılıyor. Ve ben çocukken hep şaştım, nasıl o kadar güzel, yeşil bir ağac kuruduktan sonra ne oluyor: bütün igneler düşüyor. Yeşi yerine sarı oluyor ve en sonunda sadece bir iskelet kalıyor. Neden: içindeki su kayboldu. Canlılık yok artık.

- Rab da aynısını söz veriyor: ben izin vermeyecem hep böyle devam etsinler. Ben onların hayatını kurutacam.

- Yakup 1:10-11

10 Zengin kardeş, alçaldı diye övünsün. Çünkü otun çiçeği gibi yok olup gidecek. 11 Güneş daha yükseldiği gibi, yakıcı bir sıcaklık başlıyor, ve otu kuruturuyor. Otun çiçeği düşüyor, onun güzelliği ve görünüşü yok oluyor. Aynı onun gibi, zengin adam da tam kendi işlerinin peşinden koşarken sönüp gidecek.

- 1929 senesinden sonra Büyük Dünya ekonomik krizi”. Milyonlarca kişi işsiz kaldı, Aç kaldılar. Ve zenginler bir gecede fukara kaldılar. Binlerce milyoner kendi hayatını aldılar, intihar ettiler.

(2) onların kökü kazınacak (a.9)

- kök ağaca sağlamlık verendir. O çıktı mı, sallanıp düşecek. Kötülerin güvendikleri nedir: para ve tanıdıklar (vrıskalar)

- Ama Rab bizi uyarıyor: onlara güvenmeyelim:

Yeşaya 36:6

İşte sen şu kırık kamış değneğe, Mısır'a güveniyorsun. Bu değnek kendisine yaslanan herkesin eline batar, deler. Firavun da kendisine güvenenler için böyledir.”

(3) kendi silahları ile öldürülecek (a.15)

(4) duman gibi dağılacaklar (a.20)

- Yaratılış 19:28

Sodom ve Gomora'ya ve bütün ovaya baktı. Yerden, tüten bir ocak gibi duman yükseliyordu”

- İşte, Lut ona güvenirdi: sağlam bir kasaba, yeşiilk ve düzlük, değil balkanlık. Ama Rab orasını bir günde yok etti.

- İşte, kötü kişilerin adı da öyle olacak. Önce herkesin ağzında iken, bir anda durum değişiyor: ve herkes onlardan nefret ediyor.

- Biraz tarihe bakalım. Geçen yüzyılın en büyük katillerine bakalım. Onlar bütün herkesten fazla insan öldürdüler: Adolh Hitler, Yosıf Stalin ve Mao zeDong

C. Kim ülkeyi miras alacak?

- Rab kendi halkına söz verdi: “Eğer benim buyruklarımı tutarsanız, ben sizi vaat ettiğim topraklarda tutacam, bolluk ve rahatlık içinde yaşyacanız. “Ülkeyi miras alacanız” lafı oradan geliyor.

- Tabii ki, bizim vatanımız gökte, ve oradaki mirası arıyoruz. Yeryüzünde yok öyle bir devlet, bir torak parçası bize mutluluk versin.

- bu Mezmurda Rab 5 defa söz veriyor: ben o devleti vereceğim bazı kişilere. Dikkat edelim, nsaıl anlatırıyor, nasıl tarif ediyor.

(1) alçakgönüllüler (a.11)

- İsa bu sözleri tekrarlıyor: “Ne mutlu yavaş olanlara, çünkü dünyayı miras alacaklar”

- Açıklama 5:6-7

6 Ben de baktım ve, işte, kral iskemlesinin ve dört malüğün ortasında bir Kuzu dururdu. Sanki kesilmiş gibi idi. Onun yedi boynuzu, hem de yedi gözü vardı (bunlar bütün dünyaya gönderilmiş olan Allahın yedi ruhudur). 7 Kuzu gelip, kral iskemlesinin üstünde Oturanın sağ elinden o ferman kâğıdını aldı.

- Matta 11:29

Benim bondruğumu takın ve benden öğrenin. Çünkü ben yavaş ve alçakgönüllüyüm. O vakıt canlarınız için rahatlık bulacanız.

(2) yetkinler (a.18)

- yetkin demek tamalanmış, kusursuz

- aynı zamanda diyor: “Rabbin kutsadığı insanlar” (a.22) ve “doğrular” (a.27)

- 4 Ama sende, hani Sardis kasabasında, var kimi kişiler, onlar rubalarını lekelemediler. Onlar benimle birlikte beyaz rubalarla yürüyecekler, çünkü buna layıktırlar.

5 Kim yenerse beyaz rubalar giyecek. Onun adını asla yaşam kitabından silmeyecem. Onun adını Babamın önünde ve Onun meleklerinin önünde açık açık anacam.

- kutsallığın iki tarafını görüyoruz: en birinci Rab bize beyaz rubalar veriyor: o onun kararıdır ve biz sadece hediye gibi kabul ediyoruz.

- ama sonra Rab bekliyor, biz onu lekelmeyelim... o zaman 'layık' olacaz.

- sonra İsa diyor: Benimle birlikte yürüyecekler. İşte ülkeyi miras almak budur.

(3) Rabbe umut bağlayanlar (a.34)

Romalılar 8:24-25

24 Biz sade umutla kurtulduk. Ama görülen umut aslında umut değildir. Çünkü kişi bir şeyi gördü mü, ona nasıl umut etsin ki? 25 Ama görmediğimiz bir şeye umut ettik mi, onu sabırla bekliyoruz.

D. Rabbe karşı nasıl duralım?

(1) ona güven (a.3)



(2) ondan zevk al (a.4)

- kötülerin sevinci nereden geliyor? Sen o şeylere mi bakıyorsun? Senin öyle bir hazinen var ki, dünya insanları onu anlayamazlar, fark edemezler.

- gerçekten Rabden zevk alıyor musun? Eskiden bir araya geldiğimiz zaman saatlerce incil üzerine konuşurduk. Tamam hep birisi aacık fodul çıkardı. Kendi bilgisini göstermek istedi. Ama hepimizde gerçek bir açlık, bir zevk almak vardı. Rabbin sözlerini araştırmak, onları konuşmak bize çok heyecan verirdi.

- uğraşalım yeniden o duruma gelelim. Rab bize eski sevgi versin diye dua etmeyelim. O olmayacak. Ama bize yeni bir sevgi versin.

(3) herşeyi ona brak (a.5)

- sen neden kötülere imreniyorsun? Çünkü görüyon nasıl rahat yaşıyorlar, sen gene hep telaş içindesin. Onlar hastalandı mı, en güzel doktorlar, en pahalı klinikalara gidiyorlar. Sen gene bilmiyorsun nereden sigortaı, osigurovkıleri ödeyesin.

- o durumda İsa konuştu: Matta 6:34

Onun için, siz yarınki gün için kahırlanmayın. Hayır, yarınki gün kendisi için kahırlanacak. Her günün derdi kendine yeter.”

(4) onun önünde sakin dur (a.7)

Yeşaya 30:15-16

15 - Egemen RAB, İsrail'in Kutsalı şöyle diyor: "Bana dönün, huzur bulun, kurtulursunuz. Kaygılanmayın, bana güvenin, güçlü olursunuz. Ama bunu yapmak istemiyorsunuz. 16 - 'Hayır, atlara binip kaçarız diyorsunuz, Bu yüzden kaçmak zorunda kalacaksınız. 'Hızlı atlara bineriz diyorsunuz, Bu yüzden sizi kovalayanlar da hızlı olacak.

- “bu yüzden” - demek Rab bizde bir güvenmek, bir sakinlik görse, zaten o belalar başımıza gelmeyecek

- Bir çiftçi çok uğraşıyor, sabahtan akşama kadar. Ama herşey yaptıktan sonra, o da ellerini kaldırıp diyor ki, “Rab, görüyorsun ben tembellik yapmadım. Ama daha fazla yapamam. Artık bundan sonra sen yap, sen yağmuru ve güneşi gönder”

- ve ondan sonra beklemekten başka bir şey elinden gelmiyor. Telaş etse de ekinler daha öabuk büyümez. Kahırlansa da, rekolte daha büyük olmayacak.

(5) onun yolunu tut (a.34)

- bu artık çok önemli bir uyarı: çünkü kötüleri gördük mü, ve daha başarılı olduğunu fark ettik mi, çok büyük bir deneme var, biz aynısını yapalım. Biz de kompromis yaypıp aacık kenardan keselim. - Hayır: Onun yolunu tut.

Habakuk 3:17-18

17 - Tomurcuklanmasa incir ağaçları, Asmalar üzüm vermese, Boşa gitse de zeytine verilen emek, Tarlalar ürün vermese de, Boşalsa da inek ağılları, Sığır kalmasa da ahırlarda,

- bakın, bir köylü için en korkunç durumları sıralıyor. Bütün bunlar başına gelse, ve aynı anda görürsen, nasıl Allahsız adamın işleri iyiye giderse... o zaman zayıflamayacan mı imanda?

- ama bakın nasıl devam ediyor:

18 - O zaman Ben yine RAB sayesinde sevineceğim, Kurtuluşumun Tanrısı sayesinde sevinçten coşacağım.

Son:

- Evet, sağa sola baktık mı, imanımızı zayıflatan çok şey görebiliriz. Ama nasıl İsa çölde cevap verdiyse ayetlerle, biz de Mezmur 37'yi, hatırladık mı, biliyoruz, nasıl Şeytana cevap verelim.