Kızanların çok tepişme ihtiyaçı var. Ancak büyüdükçe kendi kendiini kontrol etmeye öğreniyorlar. Karakterlere ve evde alıştığı terbiyeye göre bazılar daha çabuk, başkaları daha yavaş oturup dinlemeye öğreniyorlar.
Her 3 ya 5 dakikadan fazla kontzentrira olamazlar!
Biz lazım kızanlar fırsat verelim, enerjileri çıkabilmek için tepişsinler.
( kızan kafası muzakla, kulak ile..)
Bebekken her şey dokunarak ve ağzına sokarak öğrenmeye başlıyorlar.
Konuşmayı başladılar mı, bütün gün soru soruyorlar :"Bu ne?" "Bununla ne yapabilirsin?" "Bir uçak nasıl uçabilir?"
Cevabı anlamadılarsa bile, hemen gidip başka birine ne duyduğunu anlatıyorlar. Kızanlar bir şey anlamadan bile ezberliyorlar, ama yerine getiremezler.
Tam anlayabilsinler diye unutmayalım:
Kızanlar daha az sözler bildiği için daha basit konuşalım.
Yeni sözler açıklamadan kullanmayalım.
Yanlış bir şey öğretmeyelim çünkü her şeye inanıyorlar.
Kızan derste anlatılan şeylerden ne kadar hatırlıyor:
Muallim sade konuşarak ders verdiği zaman: 10%
Muallim hem konuşuyor, hem de resimler gösterdiği zaman: 50%
Muallim hem konuşuyor, hem resimler gösteriyor, hem de kızanlara aynı temada oyun yaptırdığı zaman: 70%.
Çok hareketle ve canlı konuşalım.
Birkaç resim hazırlayalım. ( En az bir tane.) Hazır bir tane yoksa, basit bir tane çizelim.
Düşünelim bu derse göre kızanlar ne yapabilirler. ( Bir oyun ya da tıatro, bir resim boyamak için ya el işleri.)
Kızan bir kişiyi beğendi mi ve sevdi mi, (ister başka bir kızan olsun, ister büyük biri olsun), o kişi ne derse ya ne yaparsa, kızan da yapacak. Kötü bir şey mi, iyi bir şey mi, kızanlar her şeyden primer alıyorlar
Kızanların güveni kazanmayı çalışalım.
Öğretmek istediklerimizi lazım yaşayalım.
Toplantıda kızanlara yaptırdığımız her şey biz de lazım yapalım. (Hem onlar yapsınlar diye, hem de onları kazanmak için.)
Her bir kızanın karakteri farklı. Bazılar çok hassas, bazılar çok sert.
Her bir kızanın karakteri öğrenmemiz lazım.
Onları terbiye ederken herkese biraz farklı bir şekilde davranmalıyız.
Mesela: hassas bir kızanı susturmak için ciddi bakmak yeterli olacak, başka kızanı gene, birkaç kere uyarmamız lazım.
Bir kızanı kırdık mı ya da haksız davrandık mı, özür dilememiz lazım.
Dikkat edelim nasıl konuşuyoruz onlara.
Gruptaki kızanlarda ayrım yapmayalım. Her birine Allah'ın sevgisi göstermeleyiz.
Her bir kızanın sevgi ihtiyaçı var, ama bazıları evde hiç sevgi ve ilgi görmüyorlar. O durumda yaramazlık yapıyorlar, az da olsa ilgi görsünler diye. Dayak yemek bile, hiç ilgi görmemekten daha iyi.
Onun için yaramazlık yapmak, seslememek ve başkalarını rahatsız etmek alışkanlık oluyor.
Ceza vermek faydasız olur, ama:
Böyle kızanlara sevgi gösterdik mi, bir mucize gibi değişmeye başlayacaklar.
Kızanlarla konuşalı, fırsat varsa onlarla oynayalım.
Bizde lazım Allah'ın sevgisi görünsün.