DÜNYAYI YENMEK (1)

1.Yuhanna 5:4-5

Allahtan doğan herkes dünyayı yenmiştir. Zaten dünyayı alt eden yengi imanımızdır. 5 Dünyayı alt eden kimdir? - 'İsa Allahın Oğludur' diye iman edendir.

- Yuhanna hep seviyor ruhsal hakikatları çok kısa sözlerle anlatsın – onda sade kara ve beyaz var, ya hep ya hiç:

- ya ayınlıktasın, ya karanlıkta

- ya ölümün içindesin, ya da dirisin

- ya kardeşleri seviyorsun, ya da onlardan nefret ediyorsun

- ve burada da öyle keskin bir laf yapıyor ki şaşıyoruz: her bir gerçek imanlı düşmanını yendi

- 3 tane büyük düşmanımız var:

değil kaynanan, şefin ve trafik polisleri (katacılar)

değil ateistler, müslümanlar ve papazlar

ama: Şeytan, senin beden tabiyatın ve dünya sistemi

Bugün bakacaz: 'Dünya' sistemi nedir?

- 'bu dünya' denildiği zaman düşünmeyelim gördüğümüz tabiyat, priroda – sanmayalım o Şeytandandır, ya da Şeytan onun içinde birhangi yerde saklanıyor

- Düşmüş ve gerçek Allahtan uzaklaşmış insanlar aralarında bir sistem kuruyorlar, öyle ki, kişiler bu sistem içinde kapalı kalsınlar, karanlıkta kalsınlar

- sanki birbirlerine dikkat ediyorlar, sakın bir kişi Rabbe dönmesin

Rom 1:18

O insanlar ki, hakikata haksızlıkla engel oluyorlar.

- Ya da başka tercüme: 'hahikatı mahpus ediyorlar' – sakın hakikat kıra çıkmasın, serbest dolaşmasın

işte dünya sistemin en birinci strategyası: kişileri yalanlarla bağla, serbest olmasınlar

- demek en birinci savaş yeri: senin düşüncelerin

1. Dünya kafamızda Allah hakkında yanlış bir görüntü çiziyor

- bakın yılan Aden bahçesinde nasıl konuştu:

Yar 3:1

"Tanrı gerçekten, 'Bahçedeki ağaçların hiçbirinin meyvesini yemeyin' dedi mi?"

- Allahı öyle gösteriyor, sanki o bizi güzel şeylerden kesmek istiyor – sanki Rabbe uyduk mu, onun isteği gibi yaşadık mı, çok güzel şeylerden uzak kalacaz, hayat çok sıkıcı olacak

Yar 3:5

"Çünkü Tanrı biliyor ki, o ağacın meyvesini yediğinizde gözleriniz açılacak, iyiyle kötüyü bilerek Tanrı gibi olacaksınız."

- sanki Allahın kıskanç olması kötü bir şeydir, sanki o kıskanıyor, biz de büyük, yetişkin insanlar olmayalım

hayır tam tersi: Rabbin kıskanç olması bizim iyiliğimiz içindir. Çünkü o biliyor, sadece kendisinde yaşam var – biz başka yere kaydık mı, ölüme gidiyoruz.

onun için kıskançtır: o bir şey kaybetmeyecek, ama biz herşeyi kaybediyoruz – ve bizi sevdiğiiçin onu istemiyor: o yüzden kıskançtır

- ve aynı yılan bugün sana da konuşuyor, ve aynı yalanları senin kulağına fısıldadıyor: “Bak, Rab istemiyor sen mutlu olasın. Bak o kadar güzel şeyler var – “Rab için yaşarsan, bütün onlardan eksik olacan”

- bu sesi duyuyor musun? Dünya sana öyle konuşuyor mu? Sen Allahı nasıl düşünüyorsun? O yasakları koymadı, sen sevinmeyesin diye, sen güzel şeylerden uzak kalasın diye - o yasakları koydu, seni korusun diye.

- gençken: "Sen deli misin? Sen daha gençsin! Gez, toz, hayatının tadını çıkar - aacık YAŞA !!"

- daha sonra: "Sen deli misin? O İsa sana ne verecek sanki? Para mı verecek? Sen kimseye güvenme, sade kendine güven"

- ama dünyanın yalanlarına kulak verdik mi sanıyoruz, imanlı hayat sıkıcı, toplantılar bir mecburiyet, bir yük, para verdik mi kayıptır, aç kalacaz - bütün bunlar dünyanın yalanları

- yeter !! İsa'nın sesine kulak ver, ona güven - senin komşuna, hısım akrabalarına, kulak asma - dünya sistemi senin kulakların fısıldamasın !!

Yuhanna 10:10

Hırsız sade geliyor çalsın, öldürsün ve yok etsin. Ama ben geldim onlara yaşam olsun, hem de bola gani yaşam olsun diye.

- bu sözü işittin mi? Sen buna gerçekten iman ediyor musun?

- ve şimdi Yuhanna geliyor ve diyor ki: "Biz dünyayı yendik - her imanlı dünyayı yendi" - ve "dünyayı alt eden yengi imanımızdır."

- anladın mı: ancak sen imanla konkretno adımlar atarsan, o zaman anlayacan, o zaman görecen nasıl dünyayı yendik

Ezekiel 3:7-9

İsrail halkı seni dinlemek istemeyecektir, çünkü o beni dinlemek istemiyor. Bütün İsrail halkı dikbaşlı ve inatçıdır. 8 Seni onlar kadar inatçı yapacağım, senin alnını onlarınki kadar katılaştıracağım. 9 Alnını çakmak taşından daha sert bir kaya gibi yapacağım. Her ne kadar asi bir halksalar da onlardan korkma, yılma."

- kardeş: kurajlan - büyük kalabalığın içinde tek başına kalırsan bile - sen dünyayı yenecen !!!

- şimdi Daniel kitabından bir sahne: Kral Nebukadnezar 30 m yüksek bir heykel dilkti ve bütün dünyayı zorluoyr, ona tapsın. Bir düzlükte 15-20.000 kişi namaz kılıyor o sahte tanrıya - Daniel'in 3 arkadaşları ayakta kalıyor

Daniel 3

4 Sonra haberci yüksek sesle bağırdı: "Ey halklar, uluslar, her dilden insanlar, size şöyle yapmanız buyruluyor: 5 Boru, ney, lir, kanun, arp, davul ve her çeşit çalgı sesini duyar duymaz yere kapanıp Kral Nebukadnessar'ın dikmiş olduğu altın heykele tapınacaksınız. 6 Her kim yere kapanıp tapınmazsa hemen kızgın fırına atılacaktır."

14 Nebukadnessar, "Ey Şadrak, Meşak, Abed-Nego, ilahlarıma kulluk etmediğiniz, diktiğim altın heykele tapınmadığınız doğru mu?" diye sordu, 15 "Şimdi ... yere kapanıp yaptığım heykele tapınmaya hazırsanız ne iyi! Ama ona tapınmazsanız, hemen kızgın fırına atılacaksınız. O zaman bakalım hangi ilah sizi elimden kurtaracak?"

16 Şadrak, Meşak, Abed-Nego karşılık verdiler: "Kızgın fırına atılsak bile, ey kral, kendisine kulluk ettiğimiz Tanrı bizi kızgın fırından kurtarabilir; senin elinden de bizi kurtaracaktır. 18 Ama bizi kurtarmasa bile bil ki, ey kral, ilahlarına kulluk etmeyiz, diktiğin altın heykele tapınmayız."

- dünya sana konuşuyor: "Kalabalık nerede, hakikat da orada" - bütün tarih borunca görüyoruz: tam tersi: nerede çokluk, orada bokluk - kapı dardır - yol da dardır - o sana ağır gelmesin, o seni sevindirsin - seçilmiş az kişilerin arasındasın - Senin imanın dünyayı yendi.

- ama sen daha öteye git: sade onlara katılmamakla kalma, sadece sevinme "ölülerin günlerini tutmuyoruz, pişi mekik dağıtmıyoruz, nişan gezdirmiyoruz, babalara, sofralara ve kurbanlara inanmıyoruz

- büsbütün Rab için yaşa: pişman olmayacan "imanla yaşarsan, dünyayı yenecen"

- şimdiye kadar imanlı hayatını sade çok az denemişsin (sen sanıyorsun bir dua gecesine gitmek çok büyük bir imanlı hareket) - ben seni davet etmek istiyorum: Rab en iyi şeyler senin için planlamıştır - dene onu

Mezmur 34:8

Tadın da görün, RAB ne iyidir, Ne mutlu O'na sığınan adama!

- sanki birisi sana geyik eti servira yapmış, ama sen korkuyorsun, çünkü şimdiye kadar hiç denemedin - ama o kadar lezzetli: kenarı yok - tadın ve görün

- imanla adımlar atarsan hiç pişman olmayacan - asıl o zaman dünyayı yenecen

2. Dünya bize sahte bir sevgi ve dostluk teklif ediyor

- grup düşüncesi: hiç bir insan yapayalnız yaşayamaz - o yüzden Rab aileyi başlattı - kendine uygun bir halk yetiştirmek istedi

- ama dünyada başka bir sevgi var: karşılıklı sevgi - o grup düşüncesiyle kişiler birbirlerine yardım ediyorlar, iyi davranıyorlar

- maksat insanlar grupun içinde kalsınlar, grup da ayakta kalsın

- bak bayramlarda: ne büyük heyecan, el öpmekler, hediyeler, birbirlerini af etmek

- kimi imanlı bakıyor: "Ay ne güzel sevgi var onlarda. Bizde yok" - ama bu hepsi sahte, bu hepsi dünyanın sevgisi"

- asıl sevgi belli oluyor, ne zaman bir kişi o gruptan çıkıyor, başka düşünüyor, başka giyiniyor, başka hareket ediyor

Yuhanna 15:19

Siz dünyadan olsaydınız, dünya sizi kendi malı gibi seveceydi. Ama siz dünyadan değilsiniz, ben sizi dünyadan seçtim. İşte, onun için dünya sizden azetmiyor.

- onun icin: aramızdan bir kişi ayrılıp İsayı terk ederse, ağlıyoruz, onun için dua ediyoruz - bir kişi müslümanlığı reddederse, onu öldürüyorlar

- çünkü önce zaten o kişiyi sevmediler, sadece bir grup düşüncesiyle ona iyi davrandılar, grupu ayakta tutmak için

Matta 5:47

Ve diyelim, sade kardeşlerinize selam veriyorsunuz. O vakıt öbürlerinden daha fazla ne yapmış oluyorsunuz? Allahsız milletler bile aynısını yapmıyorlar mı?

3. Dünya bize saygı ve şeref veriyor

Yuhanna 5:44

Siz birbirinizden şanlılık kabul ediyorsunuz ve tek olan Allahtan gelen şanlılığı aramıyorsunuz. Madem öyle, siz nasıl iman edebilirsiniz?

Yuhanna 12:42-43

42 Güdücülerden bile birçok kişi Ona iman etti. Ama Ferisilerden için onu açıkça söylemediler, duahanelerden kovulmasınlar diye. 43 Çünkü değil Allah onları övsün, daha fazla severdiler, insanlar onları övsünler.

Lut'un örneği

- İbrahim ve yeğeni Lut ki çobanlıkla zengin oldular; kocaman sürüleri vardı. Su kıt olduğu için onların çobanları arasında hep kavga olurdu. Lazımdı ayrılsınlar. O zaman İbrahim ruhanice düşündü, Lut gene dünyaca

Yar 13:9

Bütün topraklar senin önünde. Gel, ayrılalım. Sen sola gidersen, ben sağa gideceğim. Sen sağa gidersen, ben sola gideceğim."

- ve Lut Sodom kasabasını seçti, İbrahim'i kırlıkta braktı

- çok sene sonra sonra onu görüyoruz ne zaman melekler geliyor: "Lut kentin kapısında oturuyordu" - orası her kasabanın ticaret ve mahkeme yeri idi, ancak ileri gelenler orada otururdu - Lut bir yabancı idi, ama yavaş yavaş kendine o kasabada bir yer yaptı

- dünyanın dostu oldu - ama İbrahim o zaman içinde Allahın dostu oldu - ama Lut aldandı: aslında o bir yabancı olarak Rab tarafından seçili idi: dünyanın gözüne girmeye çalıştı

- ve en başta herşey iyi gözüktü: onların sofralarına katıldı, onlarla hoşbeşi vardı, sandı ki "Beni kabul ettiler artık"

- ama en küçük fırsatta kişilerin gerçek duyguları ortaya çıktı:

Yaratılış 19:9

"Adamlar, "Çekil önümüzden!" diye karşılık verdiler, "Adam buraya dışardan geldi, şimdi yargıçlık taslıyor! Sana daha beterini yaparız."

- ve en sonunda Lut herşeyi kaybetti - bunca sene dünyaya ayak uydurmaya çalıştı, ama boşuna, aslında dünya ondan nefret ettiler

Yuhanna 15:19

Siz dünyadan olsaydınız, dünya sizi kendi malı gibi seveceydi. Ama siz dünyadan değilsiniz, ben sizi dünyadan seçtim. İşte, onun için dünya sizden azetmiyor.

Son: