Ben yemek konusunda aslında hiç titiz değilim, herşeyi yerim. Ama gene de bir iki şeyden iğreniyorum: beyaz ciğer ve meme etinden. Daha kokusunu aldığım gibi kusacağım kalkıyor. Aynı onun gibi, herkesin iğrendiği, nefret ettiği bir şey var.
Başkaları gene çeşitli hayvanlardan korkuyorlar, iğreniyorlar: guşter (kertenkele), örümcek, solucan ya da hamam böceğinden
Bir kişi böyle iğrendi mi, ne kadar da uğraş, ona beğentiremiyorsun. Ve bildik mi ki, o kişi falanca şeyden iğreniyor, o zaman tabii ki, mahsustan gidip onun önüne tıpkı o şeyi koymayacağız.
Bugün Rabbimiz kendi yüreğini döküyor bze. Anlatıyor bize, hangi hareketlerden iğreniyor. Ve kim onları yaparsa, o kişiler başka ne yaparsalar da, hiç Allahı memnun edemezler.
“RAB'bin nefret ettiği altı şey, iğrendiği yedi şey vardır:
Gururlu gözler, Yalancı dil, Suçsuz kanı döken eller, düzenbaz yürek, Kötülüğe seğirten ayaklar, yalan soluyan yalancı tanık ve kardeşler arasında çekişme yaratan kişi.”
---------------------------------------
hep yükseklik arayan bir düşünce
ben başkalarından daha iyiyim
Allah hep başkalarına konuşuyor, bana artık yok ne desin
“Gururun ardından yıkım, Kibirli ruhun ardından da düşüş gelir.”
Amerikanın iç savaşında (grajdanska voyna), John Secvik adında bir general vardı. Bir gün dövüşten önce kendi ordusunu gözden geçirdi. Derken, düşmanların görebilidği bir parapete bindi. Onun ofitsirleri ona akıl vermiş, çömsün. Oda askerlerini azarlamaya başlamış: “Ne kadar korkaksınız. Siz tek bir kurşundan korkarsanız, asıl savaşta ne yapacanız. Burada ne olsun ki? Onlar bu uzaklıkta bir slonu vuramaycaklar.” Bunu dedikten sonra birkaç sekunda geçmedi, karşıdan bir snayper onu tam gözünün altından vurdu. General Secvik sekundada canını verdi.
“Ferisi ayağa kalkıp kendi kendine şöyle dua etmiş: 'Ey Allahım, çok şükür sana, öbür insanlar gibi değilim: soyguncu, haramcı, zinacı değilim. Şu gümrükçüye de benzemiyorum. Haftada iki defa oruç tutuyorum, bütün kazancımın onda birini zekât olarak veriyorum.”
sanki istiyor desin: “Ey Allahım, ne mutlu sana, açan BEN sana iman ediyorum
daha iyi olmak için meydan kalmıyor. Kişinin Allaha ihtiyacı yok.
“Ne var ki, güçlenince kendisini yıkıma sürükleyecek bir gurura kapıldı. Tanrısı RAB'be ihanet etti. Buhur sunağı üzerinde buhur yakmak için RAB'bin Tapınağı'na girdi.”
buhur yakmak Allah görevlilerinin işi idi. Kralların bile hakkı yoktu onu yapsınlar.
91 kendilerine göre önemsiz konularda yalan söylerler
36 percent de önemli konularda bile yalan söylerler
86 percent ana babalarına yalan söylerler
75 percent arkadaşlarına yalan söylerler,
73 percent kardeşlerine ve 69 percent eşlerine yalan söylerler
“Ama korkak olanlar, imansız olanlar, iğrenç olanlar, katillik yapanlar, zina edenler, büyücülükle uğraşanlar, putlara tapanlar ve bütün yalancılar, evet, onların yeri ateş ve kükürtle yanan gölde olacak. İşte, ikinci ölüm odur.”
Güzel ve güneşli bir günde dört talebe karar vermişler mektbe gitmesinler. Birisi babasının arabasını alıp, hepsi güzel bir piknik yapmışlar. Sadece günün son saati için mektebe dönmüşler. Muallime anlatmışlar ki, yolda arabanın guması patlamış da, onun için geç kalmışlar. Muallim de bunu kabul etmiş; hepsi rahatlamışlar. Sonra muallim demiş ki, “Madem bu sabah ispiti kacırdınız, onu şimdi yapacanız. Alın bakalım birer iskemle, odanın dört köşesine oturun. Ama bir söz bile konuşmayacanız.” Hepsi oturduktan sonra muallim devam etmiş: “Ha bakalım... Şimdi kağıda yazacanız, arabanın hangi guması patladı.”
“Çalmayacaksınız. Hile yapmayacaksınız. Birbirinize yalan söylemeyeceksiniz.”
bu Allahın standardıdır: ne başkalarına karşı, ne de devlete karşı öyle davranamayız.
birisi seni bir yere çağırıyor, senin canın çekmiyor gidesin, ama onu da kırmak istemiyorsun – “Gelecem” diyorsun
kızanın istiyor ona bir şey alasın, sade onu susturmak için “Tamam, alacam” diyorsun, ama almaya niyetin yok
1.Yuh 5:6
“Su ve kanla gelen Odur, İsa Mesihtir. Değil sade su ile gelsin, hayır, su ve kanla geldi. Buna şahitlik yapan da Ruh'tur, çünkü Ruh hakikattır.”
Yuh14:6
“Yol ve hakikat ve yaşam ben'im. Bensiz hiç kimse Baba'ya gelemez”
Yasa 32:4
“O Kaya'dır, işleri kusursuzdur, Bütün yolları doğrudur. O haksızlık etmeyen güvenilir Tanrı'dır. Doğru ve adildir.”
“RAB yalancı dudaklardan iğrenir, ama gerçeğe uyanlardan hoşnut kalır.”
“Adam öldürmeyeceksin.” Aslında: “katillik yapmayacaksın”
var insanı istemeyerek öldürmek
var devletin verdiği ölüm cezası
var kendini savunmak, hem tek tek, hem de devlet olarak
çok seyrek toplantıya katiller geliyor – ama var bir katillik, çok sık yapılıyor: ABORT
iki kleçka birleştikten 18 gün sonra bebeğin yüreği atmaya başlıyor
1 ½ aylık iken ana yatağında hızılı hareket etmeye başlıyor
3 aylık iken: ağlıyor, parmağını emiyor, uyuyup uyanıyor - bütün organlar işlek, bebek acıyı hissediyor
Mezmur 127:3
“İşte, çocuklar RAB’bin verdiği bir mirastır; işte, evlatlar bir bahşiştir.”
Ama topantılarda sık sık abort yapılıyor – onun için zaten lanetten kurtulamıyoruz
her insanın kafasına kötü düşünceler geliyor, ama onları daa fazla büyümeden zaptettirmek lazım
var mı aramızda kötü düzenler kuran kişiler? Varsa o kişiler dikkat etsin: belki sizin işiniz insanca meydana çıkmayacak, ama Rab karşılığınızı verecek
sanıyoruz, intikam almak için öyle davranabiliriz. Ama o bize gene de hak vermiyor
zaman sanki kafamızın volanını Şeytana teslim ediyoruz
“Çünkü kötü düşünceler, katillikler, zinalar, gezgincilikler, hırsızlıklar, yalancı şahitlikler ve iftiralar - işte, bunlar yürekten çıkıyorlar.”
“... ve her bir düşünceyi Mesihe mapus ediyoruz.”
önce yüreğinde düzen kuruyorsun, sonra onu çabucak yerine getiriyorsun
bu anlamadan günaha düşmek değildir, düşünerek ve planlayarak yapılan günahlardır
Türkiyede: Köylünün biri bir düğünde komşusuyla eğlenmiş, onu herkesin önünde rezillik durumuna düşürmüş. Komşu da intikam almak için fırsat kolluyor. Onu öldürmeye karar vermiş. Aylarca beklemiş uygun fırsatı. Tarlasının kenarında saatlerce beklemiş. Günün birinde komşusu da yolu kestirmek için onun tarlasından geçmiş, o zaman onu çifte ile vurmuş, adam hemen ölmüş. Mahkemede – karanlık idi, onu hırsız sandım – deyip çok az ceza ile kurtulmuş.
ne yazık ki, birçok pastorlar da öyle düşünüyorlar, öyle davranıyorlar – değil konkurentini öldürmek için, ama onu işinden atmak için
“Ayakları kötülüğe koşar, çekinmeden suçsuz kanı dökerler. Akılları fikirleri hep kötülükte, şiddet ve yıkım var yollarında.”
“Oğlum, böyleleriyle gitme, Onların tuttuğu yoldan uzak dur. Çünkü ayakları kötülüğe koşar, Çekinmeden kan dökerler.”
değil sadece gündelik hayatta yalan söylemek, bu mahkemenin önünde
- maksat değil, kendimizi koruyalım, zorluktan kaçalım, ama başkasını bitirelim
“Komşuna karşı yalan yere tanıklık etmeyeceksin. ”
“Allahevinin güdücüleri ve bütün parlamento hep uğraşırdılar, İsa'ya karşı bir yalancı şahitlik bulsunlar da, Ona ölüm cezasını versinler. Bir sürü yalancı şahit öne çıktı, gene de hiç bir şey bulamadılar.
laf gezdirmek
başkalarının hakkında şüphe uyandırmak
yalancı yerde suçlamak
ayrım yapmak, birini daa fazla, başkasını daa az sevmek
gruplar oluşturmak, kendi etrafında kişi toplamak
1.Kor 3:17
“Bir kişi Allahın evini yıkarsa, Allah da onu yıkacak. Çünkü Allahın evi kutsaldır, ve Allahın evi sizsiniz.”
“Hiç bir şeyi çekişmekle ya da boş övünmekle yapmayın. Ama her biriniz alçakgönüllülükle başkalarını kendisinden daha önemli saysın.”
“Ne mutlu barıştırıcılara, çünkü onlara Allah evlatları denilecek.”