İnsanlar cehennem sözünü duydukları zaman, bazıları korkuyor, bazıları hiç korkmuyor. Cehennem için türlü çeşit sözler konuşuluyor.
Bu konuda çok yanlış düşünceler geziyor:
sade bir yer olarak düşünülüyor
Katran dolu bir çukur imiş
cezan bitene kadar ateşte kalıyorsun
şeytan insanları ateşe atarmış ve cehennemin şefi imiş; Zebaniler adında Şeytanın hizmetçileri varmış, insanları direnlerle ateşe kakarmışlar
cehennemin kapıları varmış ve şeytan bütün kapılara bekçi koymuş
Yasin okunduğu zaman, ölü ateşten çıkıp dinlenirmiş
Cehennem Arapçadır, aslısı İbranice dilinden geliyor: Ge-Hinnom (Ce-Hennem)
Ge-Hinnom, Yeruşalim kasabasının duvarının dışında bulunan bir kuru derenin adıdır
Kral Süleymandan sonraki krallar, oraya putlar yerleştirdiler ve o putlara kendi kızanlarını ateşte yakarak kurban ettiler.
Kral Hizkiya: (İ.Ö. 715-687 senelerinde), 2.Tarihler 28:3
”Ben-Hinnom Vadisi'nde buhur yaktı. RAB'bin İsrail halkının önünden kovmuş olduğu ulusların iğrenç törelerine uyarak oğullarını ateşte kurban etti.”
Kral Maneşşe (İ.Ö. 687-642 senelerinde), 2.Tarihler 33:6
“Oğullarını Ben-Hinnom Vadisi'nde ateşte kurban etti; falcılık ve büyücülük yaptı. Medyumlara, ruh çağıranlara danıştı. RAB'bin gözünde çok kötülük yaparak O'nu öfkelendirdi.“
Yer. 7:31
“Oğullarını, kızlarını ateşte kurban etmek için Ben-Hinnom Vadisi'nde, Tofet'te* puta tapılan yerler kurdular. Böyle bir şeyi ne buyurdum ne de aklımdan geçirdim.“
- bugünlerde kızanlarımızı o biçimde yakmıyoruz; bugünkü kurban yerleri hastanelerdir. Orada bebekler abortla kurban ediliyor.
Kral Yoşiya (İ.Ö. 640-609 senelerinde) o yere bokluk attırmaya başladı ve orası bokluk yeri oldu (smetişte) ve durmadan yanardı.
2.Krallar 23:10
“Yoşiya, kimse oğlunu ya da kızını ilah Molek* için ateşte kurban etmesin diye, Ben-Hinnom Vadisi'ndeki Tofet'i kirletti.“
Ge-Hinnom deresi putların cezalanma yeri oldu
İsa Mesih ruhsal hakikatları anlatmak için sık sık benzetmeler kullanırdı. Ruhsal hakikatları anlamadığımız için günlük hayatımızdan olayları kullandı.
Mesela: “İyi çoban benim” – biz elbette koyun değiliz, ama bu söz İsa’nın bizim için yaptığını çok güzel açıklıyor.
İncil cehennem konusunda da sık sık benzetmeler kullanıyor. Ama bu benzetmelerin aslısı daha da korkunç, daha da ciddir.
Bu, cehennemin özüdür: Allahtan uzak kalmak
Allah, hayatın kaynağıdır. Bütün iyi şeylerin başlangıcıdır. Ondan uzaklaşan kişi sonsuz ölüme gidiyor.
Luka 13:28
“İbrahim, İshak ve Yakup ve bütün peygamberler Allahın krallığında olacaklar. Siz gene onları görüp dışarıda kalacanız.”
kişiler en ünlüleri görecekler, ama Allahtan ayrılıp ikinci hazırlanmış Gehinoma gidecekler.
Kasabadan dışarı kalmak, ölüme teslim olmak demektir. Yeruşalim kasabası, İncilde Allahın yeridir. Onun içinde yaşam vardı, onun dışında ölüm.
Allah aydınlıktır (1.Yuh. 1:5) ve kim ondan uzak kalırsa sonsuz karanlık içindedir.
Karanlıkta kalan kişi, en ufak şeyden korkmaya başlıyor: insanlardan, cinlerden, ölümden v.s. Cehennemde bulunan kişi de sonsuz korku içindedir.
Matta 8:12
“Ama bu krallığa aslında kim gireceydi, işte, o kişiler dışarı atılacaklar, karanlığın en kenarına atılacaklar.”
kasabadan dışarı, her yer karanlık: demek Allah’tan ayrı kalmak karanlıkta kalmak demektir, bu da sonsuza kadar korku içinde kalmak.
Açıklama 21:8
“Evet, onların yeri ateş ve kükürtle yanan gölde olacak. İşte, ikinci ölüm odur."
Kükürt (syara) eski zamanlarda en yüksek derecede yanan ateş için kullanılırdı.
Ateşte yanmak insana en büyük acı hisettirir, ondan daha korkunç ölmek biçimi yok.
Açıklama 14:11
“O kişinin gördüğü çekilerden sonsuzlara kadar duman yükselecek. Her kim canavara taparsa, ya da onun putuna taparsa ve her kim onun adının nişanını almışsa, evet, onlara ne gece ne gündüz rahat olmayacak."
Açıklama 19:3
“Ve ikinci defa dediler: "Haleluya! Onun dumanı sonsuzlara kadar yükseliyor."
Bu duman yıkılmış bir kasabanın sonunu gösteriyor. Önce zengin ve kuvvetli olan kasabalar, kendi kendilerini yükseltirirdiler. Ama Allahın cezası gelince bir saat içinde yok oldu.
Onların dumanı uzaktan görünen bir nişandır: Allaha karşı kafa kaldıran sonsuzca alçaltırılacak.
Matta 13:42,50
“Onları ateşli fırına atacaklar. Orada ağlamak ve dişleri gıcırdatırmak olacak”
Matta 22:13
“O zaman kral, hizmetçilere demiş: 'Onu ellerinden ve ayaklarından bağlayın ve dışarı atın, karanlığın en kenarına atın. Orada ağlamak ve dişleri gıcırdatırmak olacak.”
İnsan dişlerini gıcırdatıyor, ne zaman bir fırsatı kaçırıp pişman oluyor. Kendi canını yiyorsun, “Ah, keşke daha önce akıllansaydım” diyorsun.
İnsan bu durumda pişman olup tövbe ediyor, ama artık geç oldu.
Cehennemde insan yanlışlık yaptığını anlayacak, ama tövbe etmeye fırsat kalmayacak.
Matta 27:3 - Yahuda İsa’ya ölüm cezasını verdiklerini duyunca, pişman oldu. Ama tövbe etmeye fırsat kalmadı ve ölüme gitti.
Şeytan ve onun meleklerinin cezalanma yeri - Matta 25:41
“Sonra Kral, kendi solunda olanlara şöyle konuşacak:
'Ayrılın benden, lanetli olanlar! Şeytan ve onun melekleri için hiç sönmeyen bir ateş hazırlandı. Siz oraya gidin.”
E.A.te nasıl putların cezalanma yeri oldu ve putlar bokluk ve ateş içinde kaldıysa, Şeytan ve onun melekleri de orada sonsuzlara kadar kalacak.
insan kendi iradesi ile oraya girecek, çünkü Şeytana bağlanıyor
Şeytan gökten atılırken bir sürü melek ona bağlı kaldılar ve onunla birlikte davalanacaklar.
Kral Yoşiya’nın örneği: 2.Krallar 23:20
“O kentlerdeki tapınma yerlerinin bütün kâhinlerini sunakların üzerinde kurban etti. Sunakların üzerinde insan kemikleri yaktıktan sonra Yeruşalim'e döndü.”
kral Yoşiya sadece putların kurban yerlerini yok etmekle kalmadı, putlar tapınma sisteminin görevlilerini aynı o yerlerde öldürttü
aynı onun gibi, insanlar hayat boyunca putlara ve Şeytana bağlanıyor; ceza gününde de Şeytanın yerini, yani ateş gölünü, paylaşacaklar.
Açıklama 21:8
“Ama korkak olanlar, imansız olanlar, iğrenç olanlar, katillik yapanlar,zina edenler, büyücülükle uğraşanlar,putlara tapanlar
ve bütün yalancılar,
evet, onların yeri ateş ve kükürtle yanan gölde olacak. İşte, ikinci ölüm odur."
Bu bizi şaşırtıyor ve azıcık korkutursun: yalancılık, zina ve katillikle bir tutuluyor
Açıklama 21:15
“Ve bir kişinin adı o yaşam kitabında yazılı olarak bulunmadıysa, o kişi ateş gölüne atıldı.”
Demek, en sonunda iyilik ve kötülük içinde dereceler yok – sade ölüm ve yaşam var
Bir kişi ne kadar da iyi olsa, Kuzunun yaşam kitabında (yani İsa Mesihin yanında) onun adı yazılı değilse, o kişi kurtulamayacak.
Son:
Bütün öğrendiklerimize bakarak artık yanlış düşüncelere cevap verebiliriz:
Cehennemde Şeytan şef değil, o kendisi insanlar kadar mapusçudur ve acı çekecek
Cehennemde ceza ödeyip de sonra çıkmak diye bir şey yok: oradaki ceza sonsuzdur (“Onun kurdu ölmez”)
Başkalarının hatırına dua okuturmak, günler tutmak, kişileri beslemek hiç fayda getirmez. Çünkü kişi henüz hayatta iken lazım karar versin, adı Kuzunun yaşam kitabına yazılsın. Öldükten sonra artık geç oluyor.
İncilde Allah bunları konuşmadı bizi korkutsun diye, ama bu cehennemin kimin için hazırlandığını göstermek istiyor. Ve hiç bir insanın oraya girmesini istemeyip bizi uyarıyor.