1. vaaz: Efesliler 1:3-14
“Göklerde bulunan ruh bereketleri”
Mesih’te yedi tane ruh bereketi
‘Bereket’ sözü normalde nasıl anlaşılıyor: ‘yeryüzünde rahatlık ve bolluk’ gibi
Eski Antlaşma’da da Rab kendi halkına öyle sözler verdi:
Yasa 28:2-12
2 Tanrınız RAB'bin sözünü dinlerseniz, şu bereketler üzerinize gelecek ve sizinle olacak:
3 "Kentte de tarlada da kutsanacaksınız.
4 "Rahminizin meyvesi kutsanacak. Toprağınızın ürünü, hayvanlarınızın dölü -sığırlarınızın buzağıları, sürülerinizin kuzuları- bereketli olacak.
5 "Sepetiniz ve hamur tekneniz bereketli olacak.
6 "İçeri girdiğinizde de dışarı çıktığınızda da kutsanacaksınız.
7 "RAB size saldıran düşmanlarınızı önünüzde bozguna uğratacak. Onlar size bir yoldan saldıracak, ama önünüzden yedi yoldan kaçacaklar.
8 "RAB'bin buyruğuyla ambarlarınız dolu olacak. El attığınız her işte RAB sizi kutsayacak. Tanrınız RAB size vereceği ülkede sizi kutsayacak.
9 "Tanrınız RAB'bin buyruklarına uyar, O'nun yollarında yürürseniz, RAB size içtiği ant uyarınca sizi kendisi için kutsal bir halk olarak koruyacaktır.
10 Yeryüzündeki bütün uluslar RAB'be ait olduğunuzu görecek, sizden korkacaklar.
11 RAB atalarınıza ant içerek size söz verdiği ülkede bolluk içinde yaşamanızı sağlayacak: Rahminizin meyvesi kutsanacak; hayvanlarınızın yavruları, toprağınızın ürünü verimli olacak.
12 RAB ülkenize yağmuru zamanında yağdırmak ve bütün emeğinizi verimli kılmak için göklerdeki zengin hazinesini açacak. Birçok ulusa ödünç vereceksiniz; siz ödünç almayacaksınız.
Fakat bunlar hepsi eski zamanlarda kaldı - bugün Rab bize çok daha büyük ve kalıcı berketler söz veriyor:
3 Rabbimiz İsa Mesihin Allahı ve Babası mubarek olsun. O bizi Mesihte bereketlemiştir, göklerde bulunan her bir ruh bereketiyle:
(1) 4 Bizi dünya kurulmazdan önce Mesihte seçti. Öyle ki, Onun gözünde kutsal ve kusursuz olalım.
(2) 5 Önceden sevgiyle kesin karar verdi ki, bizi evlatlık olarak kendine kabul etsin. Bu, İsa Mesih ile oldu. Evet, Onun isteğinin tatlı niyeti buydu.
(3) 6 Öyle ki, merhametinin şanı övülsün. O merhameti de sevgili Oğlu'nda bize cömertçe verdi.
(4) 7 Onda, hani Onun kanıyla kurtuluş buluyoruz, günahlarımıza af buluyoruz. Evet, onun merhameti o kadar zengin ki...!
(5) 8 Merhametini üzerimize bol bol döktü. Yüksek bilgisi ve anlayışıyla 9 bize saklı planını açıkladı. Bu da, Onun hoş maksadına uygundu, ve o maksadı Mesih'te ortaya koydu: 10 istedi, bütün zamanların dolmasını tertiplesin ve onun için hem göklerde hem yeryüzünde her şeyi Mesihte toplaştırsın.
(6) 11 Mesihte bir miras kazandık. Buna Allah bizim için önceden kesin karar verdi. Çünkü O, her şeye kendi isteğine göre karar veriyor ve her şeyi de ona göre düzüyor. 12 Öyle ki, biz Mesihe önceden umut edenler, Onun şanına övgü getirelim.
(7) 13 Önce hakikat olan haberi, hani sizi kurtaran 'iyi haber'i duydunuz. Hem de ona iman ettiniz. Böylelikle Mesihte söz verilen Kutsal Ruh'la mühürlendiniz. 14 O Kutsal Ruh bize verildi, mirasımızın bir kaporası gibi. Hani, belli olsun ki, Allah kendi malını satın alacak. Öylelikle Onun şanına övgü getirilsin.
Baçkovski manastıra binerken, çömlekler satıyorlar - 3 güveç yanyana - 1. turist geliyor “Ay ne güzel” onu sonra saksı olarak kullanıyor, yanlış amaç için kullanılıyor - 2. hiç satılmıyor, aylarca, senelerce duruyor, kullanılmıyor - 3. Bulgaristanın en büyük aşçısı gelip onu alıyor, içinde en güzel yemekler yapıyor
bazı insanlar ikincisine benziyorlar - hayatları boş, anlamsız, amaçları yok
başkaları bir şey için uğraşıyorlar ama boşuna, onun için yaratılmadılar
ama var üçüncü güveç gibi insanlar: onları Allah seçiyor ve hayatının asıl amacına kavuşuyorlar - ne büyük şeref - ne büyük bereket: hayatının asıl amacına kavuştun
burada amaç gösteriyor: kutsal ve kusursuz olsunlar diye - aynı Eyub gibi, Rab senin için diyecek: “(Eyub 1:8) RAB dedi: "Kulum Eyüp'e bakıp da düşündün mü? Çünkü dünyada onun gibisi yoktur. Kusursuz, doğru bir adamdır. Tanrı'dan korkar, kötülükten kaçınır."
Rab seni seçti o amaç için: seni kolundan tutacak, Şeytanın önüne dikecek ve diyecek, “Benim bu evladıma baktın mı? Yeryüzünde onun gibisi yoktur”
biz kutsallık ve kusursuzluk sanki çok sert laflar gibi anlıyoruz - sanki burada fena bir adam büyük sopa ile duruyor, en ufak eksiklik için bizi dövecek
ama bu ayetlerde başka söz var: sevgi - bunu şimdi ikinci berekette görecez
“Allah önceden karar verdi” - bu söz için ’kader’ diyoruz - bu nasıl anlaşılıyor: başına ne gelirse Allahtantan - Türkiyeye yeni geldiğim zaman büyük zelzele olmuştu. gazetelerde: “Allah sabır versin”
anlayış: Allah insana bela veriyor - sonra güç ve sabır versin onu taşıyasın - ama neden öyle yapsın, amacı belli değil - kimse Allahı tanımıyor - Allah kocaman pitanka kalıyor - onun için onun çizdiği kader de “kör”dür
ama buradaki ayet bize başka gösteriyorİ: kader müslümanlıktaki düşünceye benzemiyor: Rab bunu ‘sevgi ile’ yaptı - onun amacı iyidir. Her ne başımıza gelirse Rabbin onun planını ilerletirmek içindir. Rab hayatımız için iyi bir plan çizdi. - o bize yabancı değil, karanlık değil - ama yadınlık ve sevgi
Rabbin amacı: bizi evlat durumuna getirsin - düşün hangisi daha büyük: Allahın işçisi olasın - onun peygamberi olasın - yoksa onun evladı olasın
onun için İsa Yahya için dedi: Matta 11:11
“Size doğru bir şey söyleyeyim: kadından doğanların arasında henüz öyle bir kişi çıkmadı, Yahya'dan daha büyük olsun. Ama gökün krallığında en küçük olan, ondan daha büyüktür.”
Rab sana iyi bir kader seçti: en büyük peygamberden daha büyük olasın
‘merhamet’ sözü aynı zaman ‘rahmet’ olarak geçiyor - o demek: bir kişi senin borcnu siliyor, sana kanuna göre davranmıyor
nasıl benzetmede: (Matta 18:21-35) - iki borçlu: birisi milyonlarca (devlet borcu) - öbürü 200 leva
bu bizim için büyük bir ders: insan sana en kötü davranış ne olabilir? eşin seni başkasıyla aldatırsın - hükümet senin bütün hayat uğraştığın malını ya da toprağı ele geçirsin - senin en sevdiğin kişiyi öldürsünler
bunu hesapla: sana ne yaptıysalar 200 levalık borç gibidir - ama senin yaptığın en küçük günah, söylediğin en ufak yalan Allahın karşısında milyonluk bir borçtur
neden: sen İsa’nı hacının yanındaki hırsıza benziyorsun:
“biz haklı olarak çekiyoruz. Sade yaptıklarımızın karşılığını alıyoruz. Ama bu adam hiç kötülük yapmadı ki." - Luka 23:41
“Hesap yaparken, çektiğin şeylerden kendi suçunu çıkar” - matematika
bu merhamet sözü insanın hayatında bir kere söyleniyor: cenazelerde - “Allah rahmet eylesin” - “...sin”, demek daha belli değil edecek mi, etmeyecek mi - sade boş bir laf kimse onu sahi gibi kabul etmiyor - ama biz daha şimdiden “rahmetli” oluyor, rahmet aldık - kesin - belli - daha büyük bereket var mı?
bu kurtuluş nedir? - değil problemsiz yaşayalım, ama günahlarımız af edilsin
diyelim. pasportna slujbaya gidiyorsun, saatlerce bir kuyrukta bekliyorsun,en sonunda sıra sana geliyor ve adam siyecek: “Aaa, sen yanlış kuyrukta bekledin. Git yeniden sıraya gir!”
birçok insan hayat boyunca yanlış kuyrukta bekliyorlar: hayattan bir şey bekliyorlar, ama hayatının sonunda anlıyorlar ki, bana aslında başka bir şey lazım
ve bize aslında lazım olan budur: günahlardan af - bu kuyrukta bekle
Muhammed ölümünden önce Allahtan mağfiret, yani af diledi - emin değildi, ve İsa’dan başka hiç bir kişi o kadar kesin konuşamıyor - ona sakat adam getirdiler - ama İsa ona en başta şifa vereceğine diyor: “Evladım, günahların af edildi” - bu ruhsal bereketindir
geleceğini bilmek çok zor bir iş - insan hep yanlış bildiriyor - birkaç örnek
Lord Kelvin, Angliyanın en büyük fizikçi ve matematikçisi 1895 senesinde dedi ki: “Havadan daha ağır olan uçak yapmak mümün değildir, hiç olmayacak” - 15 sene sonra ilk uçak yaptılar
1903 senesinde Henri Ford’un avukatı (Horis Rekhem) dedi ki: “Motorlu araba sadece bir modadır, çabucak unutulacak - ama insan hep beygirler kullanacak”
1977 Ken Olson, komputer enjinör, dedi ki, “Hayatta düşünemem, insanlar kendi evinde komputer kullansınlar - bu hayatta olmayacak”
bu kadar küçük konularda geleceği bilmek mümkün değilse, bütün dünyanın planını nasıl anlayacaz
Rab bizim dostumuz olmak istiyor, onun için herşeyi bizimle paylaşıyor
sanki bize danışmadan biriş yapmıyor yeryüzünde
aynı nasıl İbrahime danıştı, Sodom kasabasını yıkmak için: “Yapacağım şeyi İbrahim’den mi gizleyecem?” (Yaratılış 18:17)
“istedi bütün zamanın dolmasını tertiplesin” - Mesih İsa’da zon zamanlara girdik, artık Allahtan başka bir hareket gelmeyecek
Mezmur 119:98-99
Düşmanlarımdan daha akıllı oldum, senin buyrukların sayesinde;
çünkü onlar her daim aklımdadır.
Bütün ustalarımdan daha çok biliyorum,
çünkü senin öğrettiklerin üzerinde düşündüm.
miras demek, birisi lazım ölsün de sana büyük servet braksın - İsa’nın ölümü bize çok büyük miras kazandırdı
biz daha küçüküz, ama büyüdük mü, bize verilecek
Açılama 7:2-4
Başka bir melek de gördüm, o da gündoğusundan yükseldi. Onda yaşayan Allahın mühürü vardı. Ve yüksek sesle o dört meleğe bağırdı, hani onlara verilmişti toprağa ve denize zarar versinler. 3 Dedi ki, "En birinci Allahımızın hizmetçilerini alınlarından mühürleyelim. O zamana kadar ne toprağa, ne denize ne de ağaçlara zarar vermeyin." 4 Mühürlenen kişilerin sayısını işittim. İsrail oğullarının bütün cinslerinden yüz kırk dört bin kişi mühürlendi:
Bu şu anda bizim için en önemli bereket: Kutsal Ruh yanımızdadır, içimizdedir
imansızlar bunu hepten anlayamaz: “Sizde Allahın ruhu olsun, o zaman lazım patlaysınız!”
madem onu bizde görüyoruz diyecez ki, ben ne olacağı bilmiyorum - ama klient bana bir kapora verdi ve mutlaka gelecek malınıü yani beni alacak
SON:
yedi Allahın sayısıdır - bütünlük gösteriyor - en başta dedi ki: “her bir ruh bereketiyle bereketlemiştir”
evet, Rab yok daha başka ne versin - para, rahatlık, kızanlar, sağlık bir... hepsi bir gün geçecek
ölüm meleği senin kapını çaldı mı, onlar sana yardım edemeyecek - sadece saydığımız Rabbin bu ruhsal bereketleri kalıcıdır - onları arayalım