5. vaaz: Efesliler 6:12
“Gökteki kuvvetlerle savaşıyoruz”
“Çünkü bizim muharebemiz et ve kana karşı değildir. Ama bu karanlığın ruh hükümetlerine, ruh güçlerine ve bu dünyanın ruh kuvvetlerine karşıdır. Göklerdeki kötü ruhlara karşıdır.”
-----------------------------------
Geçen hafta gördük, nasıl kilise gökteki kuvvetlere Rabbin yengisini ilan ediyor. Ve dediğimiz gibi: her hafta daha şaşaılacak bir hakikatı öğrenecez. Serimizin sonuna geldik ve bugün en şaşılacak bir şey görecez: biz zayıf insanlar Şeytana ve oun kötü ruhlarına karşı savaşıyoruz
a) Yaratılış 32:1-2
"Yakup yoluna devam ederken, Tanrı'nın melekleriyle karşılaştı. Onları görünce, "Tanrı'nın ordugahı bu" diyerek oraya Mahanayim adını verdi."
Yakup hayatının en korkunç noktasına geldi: bunca sene sonra agasıyla karşılaşacak. Ve agası belki de intikam alıp onu öldürecek. Hayatında bütün uğraşmaları boşuna olacak.
Bu durumda Rab ona meleklerle destek veriyor. Demesi: “Bu gelecek savaşta ben seninle olacam. Aganın daha fazla insanları olsa bile, ben seni destekledim mi, korkma.”
Ve Yakup oraya ‘Rabbin ordugahı’ dedi: ordugah nedir? Bir ordunun tsentırı, nerede generaller plan yapıp karar veriyor
Rab Yakuba kuraj vermek istedi ki, artık o yalnız değil – agası ile karşılaşırken, gökteki güçler onu destekleyecek.
b) Yeşu 5:13-15
13 Yeşu Eriha’nın yakınındaydı. Başını kaldırınca önünde, kılıcını çekmiş bir adam gördü. Ona yaklaşarak, “Sen bizden misin, karşı taraftan mı?” diye sordu.
14 Adam, “Hiçbiri” dedi, “Ben RAB’bin ordusunun komutanıyım. Şimdi geldim.” O zaman Yeşu yüzüstü yere kapanıp ona tapındı. “Efendimin kuluna buyruğu nedir?” diye sordu.
15 RAB’bin ordusunun komutanı, “Çarığını çıkar” dedi, “Çünkü bastığın yer kutsaldır.” Yeşu söyleneni yaptı.
Musa Rabbi gördü bir yanan çalıda - o daha sonraki ateş direğini andırıyor - Musa ile Rab öyle çalıştı: Mısırdan çıkmak
Ama Yeşu ile Rab başka işliyecek: şimdi söz verilen toprağa geldiler ve Rab kendini gösteriyor burada bir general gibi
Yeşu da bir general idi – ama anladı ki, yeryüüznde savaşmak yeterli değil: İsrail Rabbin verdiği toprakları ele geçirecek ama onun için en başta ruhtaki güçleri yenmek lazım idi.
c) 2. Krallar 6:14-17
14 kral oraya atlılar, savaş arabaları ve büyük bir kuvvet gönderdi. Geceleyin varıp kenti kuşattılar.
15 Tanrı adamının hizmetçisi erkenden kalktı. Dışarıya çıkınca kentin askerler, atlılar ve savaş arabalarınca kuşatıldığını gördü. Dönüp Elişa'ya, "Eyvah, efendim, ne yapacağız?" diye sordu.
16 Elişa, "Korkma, çünkü bizden yana olanlar onlarınkinden daha çok" diye karşılık verdi.
17 Sonra şöyle dua etti: "Ya RAB, lütfen onun gözlerini aç, görsün!" RAB uşağın gözlerini açtı. Hizmetçi Elişa'nın çevresindeki dağların atlılarla, ateşten savaş arabalarıyla dolu olduğunu gördü.
o savaş arabaları İlyası yukarıya aldılar, Allahın katına - eskiden 4 element var diye düşündüler: toprak - su - hava ve ateş - bu dört elementlerin en yiğini ateş idi, gramajı yok - o yüzden ruh için sembol oldu
düşün: kocaman bir ordu geliyor, senin evine sarıyor - insanca düşünürsen, şansın yok, mutlaka perişan olacan
ama bu yeryüzündeki durumlar önemli değil - önemli olan ruh dünyasındaki durum - bizimkiler daha kalabalık - iki kişiye karşı 5000 kişi, ama o iki kişi daha kalabalık
Yeşaya 31:3
"Mısırlılar Tanrı değil, insandır, Atları da ruh değil, et ve kemiktir. RAB'bin eli kalkınca yardım eden tökezler, Yardım gören düşer, hep birlikte yok olurlar."
O senelerde Mısır dünyanın en hızlı ordusuna sahipti. İsrail kralları zor görünce Mısırla anlaştılar, onun gücüne güvendiler.
Rab burada bir karşılaştırma yapıyor: Mısırlıların gücü, Allahın gücünün yanında ne kadar zayıf kalırsa,
“Et ve kemik” de ruhun gücünün yanında o kadar zayıf kalıyor
Birinci dünya savaşının başında Alman ordusu Polonyaya saldırdı. En yeni silahları kullandılar, aralarında tanklar da vardı. Ve ilk günlerde Polonyalılar beygirlerle kariı koydular.
Bir insan ruhlarla savaşsın - işte o da o kadar gülünç bir düşüncedir. Mümkün değil, şansımız yok. Ama Rab gene de bu savaşı buyurdu
a) Matta 16:22-23
"Petrus da Onu bir kenara çekip azarlamaya başladı: "Efendimiz, Allah onu göstermesin! Öyle bir şey asla başına gelmesin!" 23 Ama İsa dönüp Petrus'a dedi: "Çekil önümden, Şeytan! Sen beni kösteklemeye bakıyorsun. Çünkü sen Allahça düşünmüyorsun, insanca düşünüyorsun."
İsa öğrencilerine sefte bildirdi ki, haçta ölecek. Bu korkunç bir ilan idi. Petrus da hemen araya girdi, İsanın fikrini değiştirmeye kalktı. Ona iyi bir şey söyledi, İsaya kuraj vermeye çalıştı - ama İsa çok ağır ve şaşırtıcı bişr laf yapıyor: “Çekil önümden Şeytan”
İsa Petrusa ‘Şeytan’ demedi - ama o anda ruhsal bir savaş oldu, Şeytan İsaya bir fikirle saldırdı
Petrus çok güzel ve tatlı sözler kullandı. “Öyle bir şey başına gelmesin” - ama bu laflar Şeytanın bir saldırısı idi - İsa lazımndı acı çeksin, Şeytan istedi onu haçtan uzaklaştırsın
Bu bize gösteriyor ki, ruhsal savaş çoğu zaman sakin ve hiç anlamadan oluyor.
b) Apo 26:24-28
24 Pavlus bu sözlerle kendini haklı çıkarırken, Festus yüksek sesle dedi:"Pavlus, sen çıldırmışsın! Çok okumuşluğun seni deli etti!"
25 Ama Pavlus dedi: "Hayır, kıymeyli Festus, ben çıldırmış değilim. Hakikat sözleri, akıla uygun sözleri konuşuyorum. 26 Çünkü kral da bu meseleleri biliyor. Ona da serbestçe konuşmak istiyorum. Çünkü eminim, bu meselelerin hiç biri onun dikkatından kaçmadı. Ve bunlar zaten saklı bir köşede olmadı.
27 Kral Agripa, sen peygamberlere iman ediyor musun? Biliyorum, iman ediyorsun." 28 Agripa da Pavlus'a şöyle cevap verdi: "Sen beni bu kadar azla mı Mesihçi yapmaya kalkıyorsun?"
Pavlus mahkemenin önünde, ama sadece kendini haklı çıkarmaya bakmıyor, aynı zamanda Yahudilerin kralı Agripa ve Romalıların sancakbeyi Festus’a müjdeyi bildiriyor.
Pavlus görüyor, nasıl kral Agripanın yüreğinde bir kapı açılıyor, nasıl iman etmeye başlıyor.
O anda korkunç bir ruhsal savaş oldu: kral imana gelseydi, bütün müjdenin yayılması için büyük fayda getireceydi.
Kutsal Ruh, Pavlusun sözlerini kullanıp Agripa'nın yüreğinde çalıştı: “Bu sözler hakikattır - bunu kabul et”
Öbür tarafta Şeytan ve onun ordusu başka fikirler koyuyor onun kafasına: “Aman sakın ha! Sen bir kral olarak kendini bu aşağılanmış heriflerle bir mi koyacan?”
c) Ruhsal savaşın en önemli bitkası ne zaman oldu? - İsa’nın son gecesinde:
Matta 26:36-41
36 İsa onlarla birlikte Getsemani adında bir yere geldi. Öğrencilerine dedi:"Ben te oracığa kadar gidip dua edecem, siz gene, burada oturun."
37 Ama yanına Petrus'u ve Zebedi'nin iki oğlunu aldı. Sonra başladı, üzülmeye ve ağır bir sıkıntı hisetmeye. 38 Onlara dedi: "Canım o kadar sıkıntı içinde, sanki ölecem. Siz burada kalın ve benimle birlikte uyanık durun."
39 Biraz ileri gitti, yere kapandı ve şöyle dua etmeye başladı: "Babam, mümkünse, bu kadeh benden geçsin. Gene de, değil benim istediğim, ama senin istediğin olsun."
40 İsa öğrencilerine döndü, ama onları uykuda buldu. Ve Petrus'a dedi: "Demek, bir saat olsun, benimle birlikte uyanık duramadınız. 41 Uyanık durun ve dua edin, denemeye düşmeyesiniz. Ruh istekli, ama beden zayıfıtr."
İsa öldükten sonra dirileceğini bilirdi - o zaman neden o kadar sıkıldı? Bu sanki bir operatsyaya benzedi: kişi doktoruna güvendi mi, opoyka alıp rahat rahat uyuyor
Ama o anda Şeytanın bütün ordusu ona saldırdı. İsa’nın gözlerinin öünüe öyle bir korkunç senaryo dizdiler ki - ve türlü türlü fikirler soktular İsanın kafasına:
“Baban seni brakacak. Ölüp mezarda kalacan”
“Herşey boşuna idi, boşuna uğraştın - bak senin en yakın arkadaşların biell uykuya daldı. Sen bunlarla mı kendi krallığını kuracan?”
“Vakıt varken kaç. Sonra Pilatus ve Hirodesle anlaşacan. Anlayışa gelecekler”
Bu örnekte ruhsal savaşının özünü görüyoruz: “Gene de, değil benim istediğim, ama senin istediğin olsun."
Her bir imanlının hayatında bu savaş her gün tekrarlanıyor: doğru olan nedir biliyorsun. Neyi seçecen: Rabbin istediğini mi, yoksa kendi keyfini mi, kendi rahatını mı?
Kol 2:8
“Dikkat edin, hiç kimse sizi filozoflukla ve aldatırıcı boş meselelerle çalmasın.”
- bugünkü düşünce son 40 sene içinde çok fazla değişti – dünya düşüncesi sade insanın isteklerine dayanmıyor... onun arkasında planlanmış, kötü öğretişler var
Matta 24:4-5 (eski putperestlik, yeni çağ, büyücülük,)
"Bakın kimse sizi saptırmasın. Çünkü çok kişi benim adımla gelip, 'Mesih benim' diyecekler ve birçoklarını saptıracaklar.
Matta 24:11 (büyük teleevangelizatorlar)
“Bir sürü yalancı peygamber kalkıp çok kişiyi saptıracaklar.”
Matta 24:12
“Günah çoğalacak ve onun için çoğunun sevgisi soğacak.”
kadın papaz ya da vaiz iki erkek evlendiriyor, hayvanlara bereketleme, razvod için bereketlenme
1.Timoteyus 4:1
“Ama Ruh açık açık diyor ki, son günlerde birçok kişi yalancı ruhlara ve kötü ruhların öğretişlerine kulak verecek, ve böylelikle imandan sapacaklar.”
o vakıt: et yemek ve evlenmek yasak (katolikler)
bugün: “öğretiş önemli değil, duyguların daha önemli -
Matta 13:27-28
"Toprak sahibinin hizmetçileri ona gelip demişler:'Efendimiz, sen tarlana iyi tohum ekmedin mi? Nasıl oluyor da, onda şimdi kısır ekini var?' 28 Adam onlara demiş:'Bunu bir düşman yaptı.'"
Kayış, göğüslük, çizme, kalkan, kasket ve kılıç
ama yedincisi en önemli:
Efes 6:18
"Her zaman her türlü yalvarmakla ve dilemekle Ruhta dua edin. Bunu yapmak için uyanık durun, bütün kutsallar için durmadakka yalvarın."
Üç büyük söz var:
dua edin
uyanık durun
bütün kutsallar için